Yukarı Çık




34   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   36 

           
İki ders boyunca Yılmaz hocanın bakışlarını üzerimde hissettim ve çok rahatsız oldum. Ders bitmek bilmedi. Sonunda ders bitip terapi kulübüne çıkarken rahat bir nefes aldım.

Ben merdivenden çıkarken Yılmaz hocanın sesiyle donup kaldım.
"Sen,  bir dakika beklesene..." dedi arkamdan.
Arkamı dönüp
"Buyrun hocam." dedim.
"Adın ne senin?"
"Çiğdem, hocam."
Bana şüpheli gözlerle bakıp
"Tamam, gidebilirsin." dedi.

Bu da neydi şimdi? Neden adımı sormuştu? Neden öyle baktı? İlmek yanıma gelip
"Bu yeni gelen hocayı hiç gözüm tutmadı." dedi.
Açıkçası bakışları benim de hoşuma gitmemişti. Bir de sanki diğer öğrencilere değil de sadece bana öyle bakıyor gibi hissettim. Bu düşünceleri kafamdan atmaya çalışarak terapi kulübünün kapısını açtım.

...
Bugün terapiye gelen kişi Zeki adında bir öğrenci. Son sınıfta okuyor ve okul birincisi. Öğretmenlerin bize sürekli örnek gösterdiği biri. Hani gözlüklü ve bir saniye bile elinden kitap düşürmeyen tipler vardır ya Zeki de tam onlardan biri. Her haliyle çalışkan bir öğrenci olduğu besbelli.

Ben bir yandan Yılmaz hocanın bakışlarını unutmaya çalışırken bir yandan da Zeki'nin konuşmasını dinliyordum.

"Kendimi bildim bileli hep ders çalışıyorum." diye başladı konuşmasına. "Annem sürekli ders çalışıp kendimi kurtarmam gerektiğini söylüyor. Şimdiye kadar çok iyi gidiyordum. Deneme sınavlarında hep il birincisi olmuşumdur. Ülke çapında da hep dereceye girerim. Annem hep komşulara, akrabalara benden övgüyle söz eder. Eskiden böyle yapması çok hoşuma giderdi, sırf annem beni daha çok sevsin diye daha çok ders çalışırdım. Ama son zamanlarda tükendiğimi hissediyorum. Hem de sınava iki ay kaldı." Bunları söyledikten sonra başını ellerinin arasına aldı. Eliyle yüzünü kapatıp konuşmaya devam etti.

"Tam üç haftadır ders çalışamıyorum. Hayatım boyunca hep ders çalıştığım için ders çalışmak dışında başka ne yapılır onu da bilmiyorum. Ben hep odamda olduğum için annem hiç bir şey farketmemişti. İki gün önce deneme sonuçları geldiğinde farketti. İl dördüncüsü olmuşum. Bu daha önce hiç olmamıştı ve annem şok geçirdi. 

Çok sinirlendi ve bana bağırdı. Annemi hiç böyle sinirli görmemiştim. İki gündür benimle konuşmuyor." Bunu söylerken sesi değişti. Ağlayacak gibi oldu. Sonra hemen bir iki öksürüp konuşmaya devam etti.
"Annem hep benim tıp okumamı istemiştir. Ben tıp okumak istemiyorum. Ama bunu anneme hiç söylemedim. Hatta madem annemin isteği bu, sırf o istiyor diye tıp okurum diyordum ama bu üç haftada farkettim ki insan sevmediği bir mesleği yapmamalı. Çünkü bu tükenmişlik hissi insanı yiyip bitiriyor"

"Peki senin okumak istediğin bölüm ne? Aklında herhangi bir şey var mı?" diye soruyorum. Uzaklara bakıyor, sanki gülümser gibi oluyor. Utanarak;
"Var aslında ama nasıl olsa annem kabul etmez diye daha önce kimseye söylemedim. Bir de insanların küçümsediği bir meslek. Ama yine de yapmak istiyorum." 



Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


34   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   36 




DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;

  • Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
  • Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
  • İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
  • İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.