Yukarı Çık




1   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   3 

           
2. BÖLÜM
BİR ERKEĞİN HAYALLERİ


(Yûki denilen varlığın odası sanılan yer)
"AHHH... bugün neler yaşandı öyle, sınıfımdaki çocuğun uzaylı olması ve onun bir uzay gemisinin olması.  Onu geçtim kendine prenses denilen bücürün gökten düşmesi,  saldırıya uğramamız,  kılıç ile yaratığı öldürmem…  Kesinlikle bunlar normal bir lise öğrencisinin karşılaşacağı türden olaylar değil"… Yûki yatağına uzanıp düşünür;
"Kocam olacak kişi he … o bücür ne dedeğini  sanıyor." diye içinden geçirirken yüzü kızarır.

Flash back

...
Yûki afallamış ve şaşırmış bir şekilde;
"Kocam olacak kişi mi? Nee .... nasıl? Bu kız ne dediğinin farkında mı?"
Yami onun söylediklerine kızmıştır ve sinirlenerek;
"Kılıcı kullanmanı ben söylemedim tamam mı! " Yûki de karşılık verir;
"Ne yani suçlu ben mi oluyorum şimdi,  kılıca sahip çıkamaz mıydın?" Yami de ;
"Ne yapmamı bekliyorsun.... o aptal kılıcı ben seçmedim zaten ... bana uğursuzluktan başka bir şey getirmedi..." dedikten sonra hemen ona sırtını dönerek;
"Gidelim Julves, teslimatı ve yaşadığımız durumu raporlamamız gerek" Julves efendisine karşılık;
"Gemi bir kaç dakika içerisinde hazır olacak Yami sama,  o süre boyunca siz nişanlıların kaynaşması gerek. " der ve kıs kıs güler.  Yami bunu görünce parlayarak;
"GÜLME JULVES SENİ ÜLKEYE VARINCA DİRİ DİRİ YAKACAĞIM" ardından Yûki’ye dönerek;
"Hey sen.. düdüklü makarna.... her şey için teşekkürler. Sanırım şuan nişanlıyız ama bunun için bir şeyler yapacağım, sonuçta kimse daha yeni tanıştığı kişi ile evlenmek zorunda değil." der. Yûki de;
"Hııhhff bir prenses ile nişanlı olmak benim için hiç de zor olmayacak gibi.. " der pis pis sırıtarak.  Yami daha da kızarmış bir şekilde Yûki ye bakar ve ;
"SENİ SERSERİ SENİNLE AYNI HAVAYI BİLE SOLUMAK İSTEMİYORUM.... ben içeriye geçiyorum Julves... işinizi çabuk bitirin." Yami gemiye bindikten sonra Yûki, Rintora ya dönerek ;
"Bu kılıç ve evlilik ne demek oluyor?"  Rintora ona açıklamaya başlar;
"Yûki kun , aslında Andora krallığının geleneklerine göre evlenme çağına gelmiş prenseslere büyülü kılıçlardan biri verilir.  Bu kılıçlar gelecekteki kocalarını seçer, yalnız prenses Yami için kılıç verileceği zaman bu kılıç haricindeki tüm kılıçlar yok olur. Bir rivayete göre efsanevi 7 kılıçtan biriymiş ve onu kullanan her kimse ya lanetlenmiş ya da onu kınından çıkaramamış.  Kral bunu ne kadar kabul etmediğini söylese de Yüce varlıklar bunu onaylamamış ve Kagurayami sama’yı sürgün edip öldürmek istediler. " Yûki aniden Rintora’nın konuşmayı kesip;
"Ne ? ... nasıl olur.! .... bu Yami nin suçu değildi.  Hem bu yüce varlık dediğiniz de kimler oluyor da böyle bir hüküm veriyor?" Rintora onun sorusunu dinledikten sonra yumruklarını sıkarak;
"Başka seçeneğimiz yok. O bunaklara tapan bir çok kişi var , bu yüzden kral prensesi öldü diye göstererek onu kargo gemisinde çalışan olarak gösterip kimliğini saklıyordu.  Lakin artık prensesin yaşadığı doğrulanmış oldu.  O haysiyetsiz herifler bunca zamandır takiptelermiş, ama sadece prenses için de gelmemişler.  Babanın yüzüğü... " Rintora kendini toparlar ve
"BAİBURĒSHONRİNGU .... yani titreşim halkasının da peşindeler. " Yûki afallamış bir ifade ile;
"Baiburēshonringu?  ... nasıl yani titreşim derken?" Rintora cevap verir;
"Eski zamanların en nefret edilen insanının gücünün tamamının o yüzüğe hapsedildiği söyleniyor,  anlatılan mitlere göre o tam bir canavarmış,  sırf zevk olsun diye insan öldürdüğü söylentileri bile var." diyerek sözünü bitirince Yûki hemen sorar;
"Peki ya ona ne oldu?  Yakalandı mı?" Rintora hevesle kendini dinleyen Yûki ye bakarak;
"Sanırım tarihimizi dinlemeye çok meraklısın" der ve güler.  Yûki;
"Saçmalama tarihiniz umurumda değil... sadece babamın neden öyle kötü birinin gücünü bana emanet etti onu merak ediyorum " der kızmış bir ifadeyle. Rintora;
"Tamam... tamam şaka da yapılmıyor sana da..... o kişi uzun zaman önce yüce varlıklar tarafından yakalandı ve infaz edildi..... tüm bildiğim bu " dedi Rintora.  Yûki dayanamayıp sorar;
"Peki ya onun adı ne?" Rintora bu soru karşısında yere oturup bir süre yukarı bakarak ;
"Onun adı......Kurayaminonakade Hikari  ama herkes ona.... "Light" diyor ... gerçek adını kimse bilmiyor.. umarım hafızanda kalır çünkü o bir tabu yani söylenmesi yasak!!. "
"Light.... demek " dedikten sonra Yûki düşünceye dalar ;
"Bu ismi nereden duydum ki?" Ortam sessizdir çünkü Yami’lerin gemisi çoktan kalkmıştır.
Yûki derin derin düşünürken Rintora sessizliği bozar;
"Dert etme , her şey yavaşça rayına oturacaktır,  hem ben görevi henüz tamamlayamadım,  bu yüzden hala senin yanında kalmam gerek.... Bir süre beraber olacağız ortak "

Şimdiki zaman

"Prenses Kagurayami... sanırım o bücürü hiç özlemeyeceğim" der ve güler.
Yûki’nin kapısından ses gelir ve içeriye biri girer;
"Duşu hazırladım Yûki,  istediğin zaman girebilirsin.... güldüğüne göre sanırım ilk günün güzel geçmiş… hmm ne oldu bugün? " Yûki o kişiye cevap olarak ;
"Hiç güzel bir şey yaşanmadı Tomo nee …. hatta berbattı diyebilirim." Tomo sorduğu soruya cevap alamamıştı. Lakin Yûki’nin yüzünden güzel geçtiğini anlayabiliyordu. Tomo odadan çıktıktan sonra Yûki tavana bakıp;
"Demek hayallerime ulaşabileceğim haa…. heyecanlanmaya başladım" der ve yatakta oradan oraya yuvarlanır...
...
(Sabah olur ve okulda ders birazdan başlayacaktır)
Kapıdan kızların bulundu grup gelir içlerinde Yuzihara da vardır,  Yuzihara ,Yûki’ye bakarak selam verir ardından masasına oturur. Ardından Rintora da sınıfa girer ve Yûki’nin yanına gelip;
"Ahh sanırım sırada arkadaşıyız " der ve Yûki’nin arkasındaki masaya oturur. Hoca sınıfa gelmiştir,  tam derse başlamak üzere iken ;
"Emm size bir duyurum var arkadaşlar,  lisenin ikinci günü olmasına rağmen transfer bir öğrencimiz var " . Sınıftaki herkes çok şaşırmış kendi aralarında konuşuyorlardır... kızlar yakışıklı erkek beklerken, erkekler güzel bir kız bekliyorlardır. Öğretmen sınıfı susturur ve ;
"İçeri gel ve kendini tanıt." Transfer öğrenci içeriye girerken Yûki cam kenarından dışarıya bakıyordu,  çünkü bu durum onun ilgisini hiç çekmiyordu. Transfer öğrenci tahtanın bulunduğu alana gelip adını tahtaya yazdı.  Gelen kişi bir kızdı , boyu 1.60 lara yakındı. Siyah uzun dalgalı saça sahipti , saçlarının ön kısmı püsküllüydü,  gözleri çilek kırmızısıydı , aynı renk saçlarının uçlarında da vardı. Soğuk bakışları ile sınıfı taradıktan sonra gözleri Yûki ye takıldı ve gülümsedi,  derin bir nefes aldıktan sonra başladı;
"Benim adım Onizaku Kagurayami ,lütfen iyi geçinelim. "  Yûki sesin olduğu tarafa bakıp;
"Ne? ... nasıl?" diyebilmişti.
Rintora onun masasına eğilip;
"Ekselansları yani Andora kralı, prensesin dünyada daha iyi korunacağını düşünüyor. ... ve Julves adlı adam sana bunu iletmemi istedi." Rintora cebinden kağıt çıkarır ve Yûki ye verir,  kağıdın üzerinde Kral mührü vardır.  Yûki mührü koparıp kağıdı açar. Kağıtta şunlar yazıyordu;
"KIZIM SANA EMANET , SANA GÜVENİYORUM DAMAT :D "  Yûki kağıdı buruşturur ve parlayarak ;
"BENİMLE DALGA MI GEÇİYORSUNUZ!!"

2. Bölüm Sonu


Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


1   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   3 




DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;

  • Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
  • Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
  • İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
  • İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.