Yukarı Çık




343   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   345 


           
Quelaag Kulübü’nün yeraltındaki poligonunda.
Klein, atış talimini tamamladıktan sonra tabancasını titiz bir şekilde temizleyip 3 arındırıcı mermi, bir iblis avlama mermisi ve bir de şeytan kovma mermisiyle doldurdu.
Huhh. Öncesinde görevliden, bugünün özel yemeğinin kızartılmış Ejderha Balığı olduğunu öğrenmişti.
Bu nedenle tabancasını düzgünce kılıfına yerleştirip doğrudan birinci kattaki salona yöneldi.
Açık büfeye girdiği anda, binicilik eğitmeni Talim Dumont’u gördü. Talim, dikkatsizce etrafına bakarken yemeğinin tadını çıkarıyordu.
Klein, tabağını doldurduktan sonra arkadaşının yanına gidip ona selam verdi.
Talim başını kaldırıp ona tuhaf bir bakış attı. Birkaç saniye kadar tereddüt ettikten sonra da sonunda şöyle dedi, "Sherlock, şey, tuhaf yetenekleri olan, çok güçlü olan birilerini tanıyor musun?"
Evet, bunlardan biri karşında oturuyor... Klein hafifçe kaşlarını çattı.
"Ne oldu ki?"
    Talim ağzını açtı ancak hiçbir şey söylemedi, hala tereddüt ediyordu.
Bir süre düşündükten sonra yüzüne zoraki bir gülümseme yerleştirdi, "Bir şey dğeil. Yalnızca meraktan soruyorum."
Geçen sefer, olmaması gereken birine aşık olmuş bir insanın ne yapması gerektiğini sormuştu, şimdi de tuhaf yetenekleri olan birini tanıyıp tanımadığımı soruyor... Arkadaşının bu aşkın peşinden koşmasına engel olmak için aşık olduğu kişiyi ortadan kaldırmayı mı planlıyor? Bu riske değer mi? Bir katil tutmak, katil olmakla aynı şey! Klein sessizce balığından bir parça kesip ağzına attı.
Bu sırada Talim de tabağını bitirmiş, peçeteyle ağzını silmeye başlamıştı.
Birkaç saniye sonra gülümseyerek devam etti, "Mike birkaç günlüğüne seni koruma olarak tutmak istiyor."
Mike Joseph? Daily Observer muhabiri? Altın Gül’deki performansının oldukça iyi olduğunu hatırlıyorum... Klein gülümsedi.
"Bu kez ne içinmiş?"
Talim ellerini havaya kaldırdı, "Bilmiyorum ki. Yalnızca laf arasında bunu söyledi. Sanırım bir röportajla falan alakalı. Yarından sonraki gün seni ziyaret edeceğinden bahsetti. Umarım bu görevi kabul edecek vaktin vardır."
"Emin değilim." Klein, detayları bilmeden bir cevap vermek istemiyordu.
O anda, zihninde bir kadının sesi yankılanmaya başladı, birisi Bay Aptal’a dua ediyordu.
Bayan Sihirbaz? Parayı göndermek için kurban ritüelini hazırladı mı? Klein hemen hızlı bir şekilde yemeye devam edip kısa sürede tabağını bitirdi. Siyah çayını da içtikten sonra resepsiyondaki görevliden kendisine bir oda ayarlamasını istedi.
Odaya geçip maneviyat duvarını inşa ettikten sonra da gri sisin üstündeki dünyaya geçti. Tahmini doğruydu, gerçekten de Bayan Sihirbaz kurban ritüelini başlatmak istiyordu.
Gecikmesinin sebebi, üzerinde yalnızca 370 pound olmasıydı, bu nedenle bankaya gidip birikimlerinden bir miktar çekmesi gerekmişti.
İşlem kısa süre içinde tamamlandı, Fors’un önünde duran 450 pound aniden hayali kapıda kaybolmuş, onun yerini formülün yazılı olduğu parşömen almıştı.
"Dizi 8. Hile Ustası.
Ana Malzemeler: bir ruh yiyicinin mide kesesi, 20 ml derin deniz marlini kanı.
Ek malzemeler: 5 ml Gürgen öze yağı, 10gram Toz Otu, kırmızı kestane çiçeği, 80 ml saf su."
Sonunda, sonunda başardım! Yıllar oldu! Fors heyecanla bir ileri bir geri gidip geliyordu, yıllardır hayalini kurduğu şeyi sonunda başardığı için son derece gururluydu.

 
Piyasayı çok iyi tanımayan birini bulamazsam, ana malzemeler en az 300 pound tutacak, geriye yalnızca 430 poundum kalacak... Hala çok çalışıp para kazanmam gerekiyor... Y-yeni bir kitap yazacağım! Bu gelişme Fors’u inanılmaz derecede motive etmişti.

Çarşamba akşamı sekize beş kala, tüm birikimlerini yanına almış olan Klein toplantının düzenleneceği eve girdi.
Üzerindeki siyah pelerinin başlığını başına geçirmiş, demir maskesini de takmıştı.
1674 pound ve 5 altın. Servetimin yeni zirvesi. Bakalım bu toplantıdan sonra ne kadar kalacak... Klein hevesli bir şekilde oturma odasına girdi, içerisi her zamanki gibi tek bir mumla aydınlatılmıştı.
Eh, Eczacı gelmemiş. Bir işi mi çıktı acaba? Klein düşünceli bir şekilde geçen seferki yerine geçip oturdu.
Birkaç dakika sonra, Bilgelik Gözü ellerini birbirine vurdu, "Hadi Başlayalım."
Ancak henüz o cümlesini tamamlayamadan biri sabırsızca atıldı. Bu, Klein’ın Zanaatkar olduğundan şüphelendiği kadındı.
"Geçen sefer Mürtekip formülünü satmak isteyen kişi burada mı?"
"Buradayım," dedi Klein hafifçe doğrulup.
Bunu duyan kadın rahat bir oh çekip maskesini indirdi, "Bu kez istediğin türde bir Beyonder silahı getirdim. Tabii nakit almayı da seçebilirsin..."
"Nasıl bir Beyonder silahı?" Klein heyecanını gizlemek için elinden geleni yapıyordu.
Kadın hemen hevesle anlatmaya başladı, "Kutsal Güneş Kuşu’nun tüylerinden yapılmış bir kırbaç.
Kemer olarak gizlenebiliyor.
Kullanıldığında, saf, kutsal ışık alevleriyle kaplanıyor. Buna maruz kalan tüm ölü olmayan canavarlar büyük hasar alıyor, hatta biraz daha güçsüz olanlar anında ölebiliyor.
Kırbacı suya bandırdığınızda, su anında Kutsal Güneş Suyu’na dönüşüyor. Ancak bu, maneviyatın dayanıklılığını da azaltan bir şey. Her kullanışta dayanıklılığı bir ay azalıyor.
Şu anda 13 ayı daha var.
Ekstra bir ödeme olmaksızın Mürtekip formülü karşılığında sizin olabilir."
Kutsal Güneş Kuşu? Güneş Kutsal Kuşu değil? O olsa tüyleri için kesinlikle alırdım! Tabii onun da ancak kuyruk tüyleri işime yarardı... Dizi 4, Gölgesiz iksiri için lazım olan kısım o... Aslında Klein silahtan memnun kalmıştı, ancak on üç ay kullanım ömrünün kalmış olması pek hoşuna gitmemişti. Ve ne zaman Kutsal Güneş Suyu yapsa, kırbacın ömründen bir ay gidecekti. Ve kısa süre içinde Klein’ın bunun yerini dolduracak bir şey bulması gerekecekti.
Klein, bu düşünceler eşliğinde dönüp onur koltuğuna baktı.
"Bay Bilgelik Gözü, geçen sefer bahsettiğiniz broşu detaylı bir şekilde anlatabilir misiniz?
Ah, kağıda yazıp sizi memnun edecek fiyatı da belirtebilirsiniz."
Diğerlerinin de broşla ilgileneceğinden ve dolayısıyla fiyatın yükseleceğinden endişelenmiş, bu nedenle Bilgelik Gözü’nden yazmasını istemişti.
"Pekala." Bilgelik Gözü sakin bir şekilde görevlisine dönüp kağıt ve kalem istedi.
O broşun özelliklerini yazarken diğer katılımlar taleplerini bildirmeye devam ediyordu. Hatta birkaçı kırbacın fiyatını bile sormuştu.
Bir süre sonra, Bilgelik Gözü yazmayı bırakıp kağıdı görevliye verdi.
Görevliden kağıdı alan Klein, adamın yazarken el yazısını kullanmadığını fark etmişti.
Ne kadar dikkatli davranıyor...
"Güneş Broşu. Yaz Ortası olarak da bilinir, nispeten güçsüz bir 2. Sınıf Mühürlü Eser olarak kabul edilir.
Merkezinde bulunduğu on metre yarıçaplık alanı saf ve sıcak bir enerjiyle doldurur. Normal insanlar hissedemez, ancak ölü ruhlar ve canavarlar bu yarıçap içinde sürekli olarak hasar alacak, havuza düşen bir alev topu gibi hızla ’buharlaşacaklardır’. Hayaletler ve gölgeler bile bu etkiden kaçamaz, ancak onların yok oluşu bir parça daha uzun sürebilir.
Böyle bir ortamda, güçlü ruh tipi yaratığın kuvveti önemli ölçüde zayıflayacaktır.
Broş aynı zamanda kullanıcısının şeytani ruhlar ya da canavarlar tarafından ele geçirilmesini de çok zor kılar. Kutsal Işık Çağırma, Kutsal Su Yaratımı, Işık Alevi, Arındırma, Korku Bağışıklığı, Kutsal Yemin ve Güneş Halesi gibi büyüler de broş aracılığıyla yapılabilir.
Negatif yanı, bunu üzerinde taşıyan kişinin sürekli sıcak hissedecek olmasıdır. Asla serinliği hissedemeyeceksin. Genç adam, bu durumu hafife alma. Sıcaklık seni giderek daha da rahatsız edecek ve yavaş yavaş kontrol kaybının eşiğine geleceksin.
İstediğim fiyat 2000 pound.
Pazarlık etmeye çalışma. Bildiğin gibi paraya ihtiyacım yok, ben yalnızca bir koleksiyoncuyum."
Hayal ettiğimden çok daha güçlüymüş. Bilgelik Gözü geçen sefer çok üstünkörü anlatmış... Klein şaşıp kalmıştı. Birkaç saniye düşündükten sonra Zanaatkar kadına baktı.
"900 pound nakit."
Dizi 7 formülleri için ortalama fiyat yaklaşık 800 pounddu.
"Anlaştık!" dedi kadın bir an bile tereddüt etmeden.
... Bilseydim 1000 pound derdim... Klein zoraki bir şekilde gülümsedi.
Sözünün arkasında duran bir adam olduğundan elbette fiyatı yükseltmeyecekti, bu nedenle formülü görevliye teslim edip 900 poundu aldı. Varlıkları bir anda 2574 pounda yükselmişti. Bu da bekar bir adamın kalan hayatını rahat bir şekilde sürmesi için yeterli bir miktardı.
Zanaatkar kadın, Bilgelik Gözü’nün değerlendirmesinden geçen formülü neşeli bir şekilde aldı.
"Dizi 7: Mürtekip.
Ana Malzemeler: Ağlayan Bebek Çiçeği, tuhaf yüzlü esrar kristali.
    Ek malzemeler: 5 damla altın tatula suyu, 4 damla fantezi otu öz yağı, 80 ml kırmızı şarap."
İşlem tamamlandıktan sonra Klein derin bir nefes alıp Bilgelik Gözü’ne döndü, "2000 pound. O Güneş Broşunu istiyorum."
Bilgelik Gözü gülümsedi, "Dürüst olmak gerekirse broşu gerçekten satmak istemiyorum, ancak bende zaten 2-081 olduğundan bu broşa çok da ihtiyacım yok. Ayrıca, fiyatı çoktan söyledim ve geri çekemem.
Üç dakika kadar bekleteceğim. Gidip broşu alayım."
"Tabii," Klein hem heyecanlı hem de endişeli hissediyordu.
O sırada neredeyse tüm gözler kendisine çevrilmişti. Bu seviyedeki sıradan toplantılarda 2000 poundluk bir satış nadiren görülürdü.
Klein, diğerlerinin bakışlarındaki açgözlülüğü hissedebiliyordu.
Kısa süre sonra Bilgelik Gözü geri döndü. Güneş kuşu şeklindeki koyu altın renkli broş da elindeydi.
Ve yüzündeki su damlacıklarından şimdiden terlediği belli oluyordu.

Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


343   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   345