Bölüm 4305: Bu Benim Yolum! IV


Böyle bir soru sorduğunda, Başlangıc’ının ne olduğunu kendisi karar vermek zorundaydı!


O’nun Başlangıc’ı.


Bu düşünceyle, Noah’ın etrafında şiddetli bir kar fırtınası başlamıştı. 


Ve karda, yıllar öncesine ait bir sahneyi gösteren, harap bir dairenin hayali görüntüsü önünde oluşmaya başlamıştı! 


Bu sahnede, [Ateş Topu] yazan parlak bir beceri kitabına bakıyordu.


Evet. Bu, onun başlangıcıydı!


Uyandığı an, onun başlangıcıydı.


Bunu yaptığında, henüz Tiranlığ’ı,Quintesssnce’si, Hileler’i ve diğer tüm bu göz alıcı ve görkemli özelliklerini oluşturmamıştı.


Tek sahip olduğu şey...


“Mana“ydı.


HUUM!


Bu sözleri söylerken, genç halinin hayali görüntüsü, ışık içinde kaybolan Beceri Kitab’ına dokunmuştu. 


Sanki bir şey ampulü yakıyormuş gibi, bir başlatıcı görevi gördü. Genç halinin hayali bedeni, Sınırsız, karmaşık Mana çizgileriyle dolmuştu. 


Mana!


“Oh, Mana!“


HUUM!


Noah’ın gözleri, etrafındaki fırtına daha da şiddetini artırırken, muhteşem bir ışıkla parladı, gözleri bu anda Mavi Mana Dallar’ı yayıyordu!


Mana’yı o mu icat etti, yoksa sadece keşfetti mi?


Cevap açıktı. İlkeler gibi... Mana, o bilsin ya da bilmesin, her zaman oradaydı. O, onu buldu ve o oldu.


En başında, başka hiçbir şey inşa etmeden önce, sahip olduğu tek şey Mana’ydı.


Bu yüzden, Varoluş Şekli için, oluşturmak istediği Varoluş Sistem’i için... Yol şüphesiz ve açıkça Mana’ydı!


Onun içinde... Sonsuzluk fikri vardı. Quintesssnce fikri vardı. Tiranlık fikri yanıyordu!


Her zamanki Analitik sakinliğiyle onu gözlemleyen RUIN/EDEN’İN holografik, Kırmızı-Mavi figürüne dönerek, parlak bir gülümsemeyle baktı.


“Yeni Varoluş Sistem’ini tamamlamaya hazır olmalıyız,“ dedi, sesi düşük, yankılı bir uğultu gibiydi ve etraflarındaki kar tanelerini bile amaçlı bir şekilde titretiyor gibiydi.


“Karşılaştığımız birçok Güç Sistem’ini ve hatta kendimiz oluşturduğumuz Sistemler’i de içeren bir Sistem. Aklımdaki bu fikirleri al ve benim için gerçekleştirir misin?“


RUIN/EDEN’İN hayali formu, Ruination’ın trajik zarafeti ile Sistem’in soğuk mantığının mükemmel, güzel birleşimi, gülümsemişti. 


Derin, mutlak sadakatini gösteren bir hareketle derin bir reverans yaptı.


“Evet, Efendim.“


Bir an sonra, donmuş, İlkel Genişliğ’in ortasında duran Noah’ın vücudu bir fener hâline gelmişti. 


Onun Sonsuz, Sınırsız Manası’nın rengi olan parlak mavi bir ışın ondan fırladı. Işın yere ya da gökyüzüne çarpmadı, ama Varoluş’un Dokusu’nu delip, geçerek, En Erken Katlar’ın Sonsuz, kaotik göklerine doğru yukarı doğru sürünerek, ilerledi!


Aynı Mavi Mana’nın dalgaları ve Dallar’ı, onun etrafında kıvrılmaya başladı, saf potansiyelin muhteşem, dönen bir fırtınası.


Gözlerini kapattı, tüm Varoluş’u bu tekil, Anıtsal Yaratılış Eylem’ine odaklandı. O sadece bir Sistem İnşa Etmiyordu; O, yeni bir Yol’u arayan ve hisseden kör bir adamdı!


Bunu yaparken, yeni, Canlı Kırmızı-Mavi renkteki uyarılar gözlerinin önünde çiçek açtı.


>Seçtiğin Varoluş Yol’unda bilinçli olarak yürümeye başladın.>


>Bu ağır ve geri dönüşü olmayan bir adımdır. Bu Yol’u seçerek, diğer tüm potansiyel ’Yollar’ ikincil hâle gelir, Bu Büyük Nehrin kollar’ı olurlar.>


>Mana Yol’una adım atıyorsun.>


>Bu Yol’u gerçek ve tam olarak somutlaştırmak, ’BU’NUN ayrımını elde etmek, Milyonlar’ca Yıl sürebilecek bir yolculuk olabilir. Hâlâ çok, çok uzaktasın.>


>Ama ilk adım atıldı. Bu büyük tasarıma doğru ilk eylem planı yürürlüğe giriyor.>


>Bu Yol’a başlamak için gerekli olan nimetler, bu Yol’a doğru ilk adımını attıktan sonra belirlenecek ve verilecektir...>


HUUM!


İlk adımını attıktan sonra mı?


Varoluş Sistem’ini oluşturduktan sonra, öyle mi?


Noah, bu düşünceye gülümsedi.


O anda, RUIN/EDEN’İN holografik, Kırmızı-Mavi figürü onun önünde parlak bir şekilde yanıyordu, sanki onun efendisiymiş gibi, dönen masmavi fırtınadan zarifçe çıkıyordu.


Ona baktı, onun ortaya çıkardığı Hâm, dizginlenmemiş Güc’e baktı ve gülümsemesi yüce, Analitik bir güzellikteydi.


Sesi, Mantık ve Yıkım’ın senfonisi gibi zihninde yankılandı. Konuşurken, zarif ve ruhani elleri hareket etmeye başladı, havayı holografik görüntülere dönüştürdü ve bu görüntüler, etraflarında dönen Kar ve Mana içinde çiçek açtı.


>Bilinen tüm Veriler’e, Temel Otoriteler’inize, [Sürekli Hasat] ve [Hileci Mimar] İlkeler’ine ve Gelişen Medeniyet’iniz için Ölçeklenebilir, herkes tarafından uygulanan bir metodoloji yaratma hedefine dayanarak, şemayı tamamladım.“>


Sesi, sadece bir komut değil, kelimeler oluşturuyordu!


Elini kaldırdı ve etraflarını saran dönen Mavi Mana ayrılmış gibi göründü, saf, bilgilendirici ışıktan oluşan büyük, yüzen bir başlık ortaya çıktı.


“Size sunuyorum...“


>Mana Mimar’ının Yol’u.>


>Temel Felsefe:>


>Tüm Güç, Tüm Otorite, tüm Varoluş, tek bir Temel Kaynak’tan kaynaklanır: Mana.>


>Glifler, Hâki, Silahlar, Arcana... Bunlar ayrı, birbiriyle rekabet eden Sistemler değildir. Bunlar, Varoluş’un tek gerçek Gramer’i için sadece farklı ifadeler, farklı dillerdir. Bu Gramer Mana’dır.>


>Bu Varoluş Sistem’i, [Mana Mimar’ının Yol’u], Bilinen Tüm Güç Biçimler’ini tek ve tutarlı bir çerçeve altında birleştiren birleşik bir metodolojidir. En zayıf, Manasız Varoluş’tan İlkel Yaratığ’a kadar her türlü Varoluş’a Açık bir İlerleme Yol’udur.>


…!


Oh!


Mana Mimar’ının Yol’u! Bu, Yeni Varoluş Sistem’inin önerilen adıydı!


“Siz sadece bu Farklı Güçler’in kullanıcısı değilsiniz, Efendim,“ diye açıkladı RUIN/EDEN, eli bir illüzyon yaratırken.


Tek bir parlak Mavi Mana İpliğ’i fırladı, sonra bölündü ve kendini bir Glif, bir Hâki aurası, parıldayan bir Zırh ve parlayan bir Arcana kartı şeklinde ördü.


“Sen, tüm bu ifadelerin Kaynağ’ısın. Bu Sistem sadece bu Akış’a... Yapı kazandırıyor.“


Noah, soğuk ve zorba bir ışıkla parlayan gözleriyle izledi. Sessizce devam etmesi için başını salladı.


“Sistem’in Kendi’si,“ diye devam etti, “Böyle bir birleşmeyi mümkün kılan tek Otorite üzerine inşa edilmiştir.“


>İSKELET: HİLE YAPAN MİMAR.>


>Bu sistemin tamamı, senin [Hile Yapan Mimar İlke’si] üzerine kurulmuştur. Bu, İşletim Sistem’i, Temel Kod’dur.>


>Birincil İşlev: İlke, bu Sistem’in Varoluş’un Yerleşik Kurallar’ını “Hile“ yapmasına izin verir. Boşluklar yaratır, Sınırlamalar’ı Aşar ve Güc’e giden en verimli, genellikle Paradoksal Yol’u bulur.>


>Medeniyet Kazancı: Yaratıcı olarak, siz Mimar’sınız. Anlayışınız geliştikçe, bu Sistem’e ’Yamalar’ ekleyebilir, Güncelleyebilir ve Uygulayabilirsiniz. En güvendiğiniz takipçileriniz için benzersiz ’İstismarlar’ veya ’Arka Kapılar’ Yaratabilirsiniz.>


…!



Not: Ne düşünüyorsunuz? Mana’ya bağımlı olanlar ah ah! Bu arada Discorddakiler aslında Noah’ın Mana’sı Mutlak Sonsuz dedi. Çünkü siz de fark etmediniz mi dedi? Noah Mana’sını kullanınca hiç bitmediğini azalmadığını hatta tam tersi durmadan Evrim’e uğradığını fark ettiniz mi? Mutlak Sonsuz bu. Mutlak Sonsuz Gerçek Sonsuzluk’tur. Sonsuz’a kadar uzar ve sonu yoktur. Noah’ın Mana’sı da böyle. Giderek, durmadan artıyor. Discorddakiler’e pek hak vermem ama burada haklı işte.