Yukarı Çık




4583   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   4585 

           
Bölüm 4584: Bir Temel Hiç Tamamlanır mı? II


Bir Temel Asla abitmezdi.


Bu ifade tek başına yüzeyde saçma görünüyordu, ama neden olmasın ki?


İmkansız Ölçek’teki ormanların arasından bu engin sahilin derinliklerine doğru ilerlemeye devam ederken, Noah, kararlılıkla parlayan gözlerle Ul’moreth’in figürüne baktı.


“Söylediğini bir deneyeceğim,“ dedi inanç taşıyan bir sesle.


Ul’moreth, onayla başını salladı ve sakince cevap verdi.


“Devam et, Küçük Anomali. Seni bir anda çok fazla bilgi demetiyle boğmamaya çalışacağım. Bilgi Silinmeden öğrendiklerini pratiğe dökmek iyidir.“


Varoluş Obsidiyen-Altın ışıkla parladı, canlı ve gür saçları yoğunlaşmış Otorite’yle titreşti.


Noah, kadim manzarada ilerlemeye devam ederken, gözlerini kapattı ve gülümsedi, adımlarına rehberlik etmesi için gelişmiş algısına güveniyordu.


Ateş Fonem’ini ve Aktivasyon Dizisi’ni düşündü. Ancak daha önce yaptığı gibi dışarıda tezahür etmesine izin vermek yerine, o korkunç Ateş’in aslında kendi Varoluş’unun içinde akmasını sağlayacaktı. İlk Dil’in Sinirler’ini, Sinapslar’ını, Hücreler’ini, Organlar’ını, Dokular’ını, Gizyolojik ve Varoluşsal Yapısı’nın her bir bileşenini Yıkaması’nı ve Yakması’nı sağlayacaktı.


Kendini kazara yakıp, yakmayacağını veya feci bir İçsel Hasar’a neden olup, olmayacağını düşünmek için bir Ân bile durmadı.


Sadece mutlak bir güvenle yapmaya koyuldu.


Kendi Yetenekler’i hakkında herhangi bir tereddüt, şüphe veya korku neden duysun ki?


HUUM!


Fonem başladı.


Yükselen Frekans. Sıkıştırma. Vurgu. Genişleme.


İlk Dil’i, Harici Tezahür için kullandığı aynı Yapısal hassasiyetle Dahili olarak konuştu ve Varoluş’unun içinde korkunç Mavi-Altın Alevler tutuşurken, tepkiyi anında hissetti.


Bunlar Fiziksel Alan’la Sınırlı Normal Alevler değildi. Ginnungagap ve Ötesi’nde var olan çok sayıda Yabancı Ateş Taba’nlı İlke tarafından güçlendirilmiş, Kavramsal Düzey’de Ateş’in ta kendisiydi. Bir Tekillik İlke’si bile dahili telaffuzuna hafifçe yanıt verdi ve eşsiz ağırlığını tezahüre kattı.


Alevler sistematik bir hassasiyetle vücudundaki yolculuklarına başladı.


Önce Kardiyovasküler Sistem’inden aktılar. Kalbi Mavi-Altın bir ateş fırınına dönüştü, alevler Atardamarlar ve Toplardamarlar’dan geçerken, her Odacık yoğunlaşmış bir şiddetle yandı. Kan’ın Kendi’si Her Kılcal Damar’a Ateş taşıdı, İlk Dil’in Kavramsal Alev’ini her Doku’ya ulaştırdı.


Sonra Solunum Sistem’i geldi. Ciğerler, Oksijen’i tüketmeyen ama bunun yerine dönüşüm İlkesi’nin kendisiyle yanan Alevler’le doldu. Her Alveol, Kan Dolaşım’ıyla İlk Dil’in Ateş’ini takas eden minik bir cehenneme dönüştü.


Sırada Sindirim Sistem’i vardı. Yemek Boru’su, Mide, Bağırsaklar; Hepsi yok etmekten ziyade arındıran İlk Dil’in Mavi-Altın alevleriyle yıkandı. Madde’yi işlemekten sorumlu Organlar artık Ateş Kavram’ının kendisini işliyordu.


Sinir Sistem’i yanan yollardan oluşan bir ağ gibi aydınlandı. Bilinc’in o muhteşem merkezi olan Beyin, öyle bir yoğunlukla aydınlandı ki, tüm kafası kapalı gözlerden bile görülebilen parlak bir ışıkla parladı. Her Nöron elektrik sinyalleri yerine İlk Dil’in Alevler’iyle ateşlendi! Her Sinaps boşluğu boyunca Ateş iletti. Omurilik, Mavi-Altın bir yanma sütununa dönüştü!


Tüm bunları hissederken, gerçekten Mana’nın doğrudan İlk Dil’e eşit olmadığını teyit etmek zorundaydı!


İlk Dil ve Mana bir ve aynıydı, yine de aynı zamanda değildi çünkü İlk Dil gerçekten Mana gibi hissettiriyordu... Ama her zaman olması gerektiği gibi.


Bu görkemliydi.


İlk Dil üzerinde akmaya devam etti.


Kas Sistem’i. Bacaklarındaki en büyükten gözlerindeki en küçüğe kadar her Kas Lif’i, İçler’inden akan alevlerle kasıldı ve gevşedi. İlk Dil’in Ateş’i Proteinler’i arındırdı, Hücresel Yapı’yı yükseltti, her şeyi daha verimli ve Yetenekli hâle getirdi.


İskelet Sistem’i. Vücud’unun çatısını oluşturan Kemikler, temel bir düzeyde İlk Dil’in Ateş’i ile aşılandı. Kan Hücreler’inin üretildiği Kemik İliğ’i bile, İlk Dil tarafından çoktan işaretlenmiş yeni Hücreler yaratırken, Mavi Altın yoğunluğuyla yandı!


Oh!


Endokrin Sistem’i. Vücud’undaki Bezler Ateş taşıyan Hormonlar salgıladı, İlk Dil’in etkisini her Düzenleyici Sistem’e yaydı.


Lenfatik ve Bağışıklık Sistemler’i. Vücud’unun Savunucular’ı, İlke’yi işleyişlerine entegre ederek, İlk Dil’in Ateş’ini tanımayı ve somutlaştırmayı öğrendi.


Sonra Alevler daha derine indi, en büyük Bileşenler’den Mikroskobik olana doğru aktı.


Dokular, Bireysel Hücreler’e ayrıldı. Vücudundaki Sayısız Hücre, Her Bir’i Kendi Karmaşıklık Omniversesi’ni içeren, Mavi-Altın Alevler’le yıkandı. Hücre Zarlar’ı, Sitoplazma, Organeller, genetik bilgisini içeren Çekirdek; Hepsi İlk Dil tarafından arındırıldı!


Daha da derine. Alevler, Moleküler Seviye’ye ulaştı. Proteinler, Lipitler, Karbonhidratlar, Nükleik Asitler; Yaşam’ın tüm Temel Moleküller’i İlk Dil tarafından Dokunuldu ve önceki durumlarının Ötesi’ne yükseltildi.


Daha da derine. O Moleküller’i oluşturan Bireysel Atomlar İlk Dil’in geçişini hissetti. Çekirdekler’in yörüngesindeki Elektronlar beraberlerinde Mavi-Altın alevleri taşıdı. Atomik Çekirdekte’ki Protonlar ve Nötronlar dönüşüm İlkesi’yle rezonansa girdi.


Ve İlk Dil’in alevleri tüm vücudundaki bütün Hücreler’in ve Atomlar’ın etrafında yandıktan sonra, amaçlı bir yönlendirmeyle nihai bir konuma doğru aktılar.


Medeniyet’in BU Organ’ı.


Beyni’nin bulunduğu çevreleyen Alan tamamen Alevler içindeymiş gibi hissettirdi, tüm kafası dışarıdaki gözlemciler için kör edici olabilecek parlak bir ışıkla parladı. Ancak vücuduna dağılmış tüm Alevler Sistematik bir şekilde bu tek noktaya doğru akmaya başladı.


BU Organ üzerinde yoğunlaşmış bir şiddetle birleştiler.


Alevler, Medeniyet Karmaşıklığ’ını işlemekten sorumlu O İşlevsel Doku, Parankima boyunca aktı. Bu olağanüstü Yapı’nın her bileşeni İlk Dil tarafından yıkandı ve Daha Yüksek Bir Varoluş durumuna arındırıldı.


Desmoterion, parlak bir şekilde parladı ve güçlendirildi. 


Tüm Organ, Ateş İlkesi’ni Temel’ine Entegre ederken, Mavi-Altın bir ışıltıyla içeriden parlayarak, her zamankinden daha parlak hâle geldi.


Onun tarafından çağrıldığında, bir BU-Öncesi’ni yakıp, kavurabilecek Ateş Fonem’i, Alevler yavaş yavaş solmaya başlamadan önce tüm Varoluş’u boyunca son bir kez titreşti.


Noah, tüm Varoluş’unun aynı anda hem korkunç hem de görkemli olarak tanımlanabilecek bir Seviye’de işlediğini hissetti. Her şey Aşırı Hız’a geçmişti. Varoluş’unun önceki herhangi bir Ânında hissettiğinden daha canlı hissediyordu.


Ateş’te, insan gerçekten canlı hissederdi!


İnsan, canlı olmanın ne anlama geldiğini gerçekten deneyimlemek için Kendi’ni Yakmalıydı!


Şey...


İçinden taşan yoğun coşkulu histen zihnini alıştırırken, yavaşça nefesini verdi. Canlı hissetmek için İnsan’ın kendini yakması gerektiğini ilan ederken, biraz Aşırıya kaçmış olabilirdi.[Not: Bu Bölüm Adui’ye şapka çıkarırım.]


GÜM!


İlk Dil’in Dahili telaffuzu ilk tam döngüsünü tamamlarken, gözleri açıldı.


Sanki tüm vücudu usta bir demircinin atölyesinde ilk arınmasından henüz geçmiş gibi Cildi hafif Mavi-Altın bir parıltı yaydı. Varoluş’u, sadece birkaç dakika öncesine göre daha muazzam, daha yoğun, daha gerçek hissettiriyordu.


Yeni İstemler kritik bilgilerle görüş alanında belirdi.


>>Varoluş’unuz, Temel’iniz ve Benliğ’iniz Mana’nın En Kadim ve Hakiki formuyla sistematik arınmaya başladı.>>


>>İlk Dil şimdi Kultivasyonunuz’un Temel Yapısı’na Entegre ediliyor.>>


>>Medeniyet’inizin Tüm Bileşenler’i Güçlendiriliyor ve Yükseltiliyor.>>


>>Medeniyet Duvarlar’ı: Yapısal bütünlük arttı, Kavramsal Yoğunluk yükseldi.>>


>>Osmont’un Hükümdar Kuleler’i: Otorite Çıktısı Gelişti, Menzil Genişledi, Katlar’ın Erken Atlası’nız, İlkeler’iniz... Medeniyet’inizin tüm Dokumalar’ı arındırılıyor.>>


>>Medeniyet’in BU Organı Üstel Büyüme Evresi’ne girdi. >>


>>İlk Dil ile Temel Arınma, Üstel Gelişim ivmesini tetikledi.>>


>>Organ Temel’inin enginliği ve ağırlığı çarpıcı biçimde arttı.>>


>>Önceki Gelişim Ölçümler’i artık gerçek kapasiteyi doğru bir şekilde temsil etmiyor.>>


>>YENİDEN KALİBRASYON GEREKLİ. >>


>>GELİŞİM YÜZDE’Sİ YENİDEN KALİBRE EDİLDİ.>>


>>Önceki Gelişim: %23>>


>>Yeniden Kalibre Edilen Gelişim: %15.>>


>>Düşük Yüzde’ye rağmen, mevcut Yetenekler Temel Arınması’ndan önceki %30 gelişimin temsil edeceği Seviye’yi aşıyor.>>


>Medeniyet’in BU Organı’nın potansiyel kapsamı İlk Dil Entegrasyon’uyla çarpıcı biçimde genişledi. Temel, artık ilk projeksiyonların çok Ötesinde’ki Yetenekler’i desteklemek için inşa ediliyor. Önceden %100 Tamamlanma olarak tahmin edilen şey, şimdi gerçek potansiyelin sadece bir parçası olarak kabul ediliyor. Mevcut %15, önceki %30’dan daha Yetenek’li bir durumu temsil ediyor, ancak Büyüme için katlanarak artan daha fazla Alan var.>>


>>Medeniyet’in BU Organ’ı artık Standart Özellikler’e göre inşa edilmiyor.>>


>>Medeniyet’in BU Organ’ı artık Varoluş’un Ana Dil’ini konuşmak için dövülüyor.>>


>>Tamamlandığ’ında Tahmini Nihai Kapasite: HESAPLANAMAZ.>>


WAA!


Noah, bu istemleri derin bir anlayış ve tatminle parlayan gözlerle inceledi.


Varoluş’unun coşkusunu, Benliğ’inin her Bileşen’inin artık Temel’den Daha Yüksek bir Seviye’de işleyişini hissedebiliyordu.


Elbette, İlk Dil’i kendini sürekli Arındırmak için kullanacaktı. Elbette, Temel’i bitmeye yakın bile değildi, belki de Asla Bitmeyecek’ti.


Sonuçta, daha fazla Fonem ve sonunda İlk Dil’in açıklanmamış Logoslar’ını öğrenmeye başlarsa, zaten Müstehcen Temel’ini Varoluş’un Ana Dil’i ile güçlendirmeye devam ederse...


O, sınıflandırmaya kendisi ulaşmadan bile Mutlak Hükümdarlığ’ın BU Yüzey Derinliği’ne eşdeğer Güç kullanmak gibi tamamen Müstehcen bir şeyi potansiyel olarak yapabilir miydi?


Düşünce, az önce Beden’ini Arındıran Alevler’le aynı yoğunlukta zihninde yandı.


İfadesinde, minnettarlık ve daha fazla bilgiye duyulan açlığın birbirine karıştığı bir yüzle Ul’moreth’e baktı.


Kadim Varoluş, tüm o örtücü saçların altından tatmin gibi hissettiren bir ifadeyle onu izliyordu.


“Çabuk Adapte oluyorsun, Küçük Anomali,“ dedi Ul’moreth onay taşıyan bir sesle. “Çoğu Varoluş, hatasız tek bir tam Dahili döngüyü tamamlayabilmesi için bile birden fazla denemeye ihtiyaç duyar. Sen ilk denemende mükemmel bir şekilde yaptın. Belki de Yol’un seni İlk Dil ile diğerlerinin eşleşemeyeceği şekillerde uyumlu kılıyordur.“


Noah, Ateş Fonem’inin İkinci dahili telaffuzuna başlarken, Kadim Orman’ın derinliklerine doğru yürümeye devam ettiler.


Temel’i asla bitmeyecekti. Gerçekten değil. Asla.


Ve olması gereken tam olarak buydu!



Not: Ne diyeceğimi bilemiyorum. Adui, diyor ki Noah, aynı Seviye’de daha da yenilmez olmayacak artık Daha Yüksek Ölçek’de hareket edenleri bile öldürebilecek diyor. Temel’i asla bitmeyecek artık. Bu, ne kadar saçma? 


Not: Gelelim Biyoloji’ye. Dostum... Biyoloji Hoca’sı şu Novel’i okursa, şapka çıkarır. Adui, gerçekten kendini geliştiriyor durmadan. Bu Bilgiler’i ezberleyin. Önemli. 

Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.

4583   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   4585