Yukarı Çık




1   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   3 

           
Herkese merhaba.^^

Biraz dipnotlu ve açıklamalı olacak bir seriye başlıyoruz. Bu bölümde biraz tarih anlatılacak ama sonradan işler ilginçleşiyor, yani sabırla bekleyin. Kitabı beğeneceğizden eminim. 

Bu kitabı iki kişi çevirmiş, ilk başını başka yarısını başka birisi yani bazı terimler değişiyor. Bir de kitapta ilk başta Tatarlardan bahsediliyor, sonradan bu Tartar'a dönüşüyor. Ben de ne olduğunu anlamadım. Çevirmene sordum ama Tartar'ların olduğunu, türklerle bir ilgisi olmadığını söyledi. Lakin türkçe kelimeler (Han, Hatun...) geçiyor, ben gördüğümü çevirecem, elimden geldiğince anlaşılır olmasını sağlayacağım. İnşallah olur. :D

Oy verip yorum yapmayı unutmayın.

Keyifli okumalar.

----------

Yuantai'nin¹ 25. yılında Büyük Zhou döneminde, Doğu Tatarları Kuzey Sincan'ı işgal etti. Kuzey Yan² Demir Süvarileri sınır savunma ordusu, Ning ve Tong Eyaletlerinin askeri birlikleriyle bir araya geldi. Bu kuvvetler, Doğu Tatar birliklerine karşı yıkıcı bir zafer kazanmak için Wuding Nehri'nde birleşti ve Batı Sonbahar Geçidi'ni tekrar almak için onları yedi yüz Li³ geriye püskürttü.

¹Şu anki imparatorun adı ve bu saltanatının 25. yılı

²"Kuzey Yan" Çin'de bir kuzey eyaletiymiş. İlginç gerçek: Çin'in modern başkenti Pekin'in (asıl anlamıyla "Kuzey Başkenti") sadece biraz kuzeyiydi. Konumu bölümün sonundaki görselde.

³Li bir çin uzunluk birimi.1 Li = 500m civarı(yaklaşık 0.03 mil)

Aynı yılın Ağustos ayında, Doğu Tatarları'nın Kara İnci birlikleri teslim olmaya yalvaran, Büyük Zhou'nun otoritesine geri dönüp boyun eğmeye istekli olduklarını ifade eden, kendilerini vasal⁴ ilan ettiklerini ve vergi ödediklerini beyan eden bir bildiri sundular. 16 Ağustos'ta her iki tarafın büyük elçileri, Wuding Nehri'nin kıyısındaki teslim törenini sonuca bağladılar. Kara İnci birliklerinin yıllık vergi olarak kürk, ilaç, at, altın ve gümüş ödemesi yönünde mutabakata varıldı. Ayrıca Han'ın kendi oğlu başkente gönderilecek, Merkezi Ovalar'ın adap ve görgü kurallarını öğrenmek için İmparatorluk Akademisi'ne girecekti.

⁴Vasal, derebeyine hizmetleri karşılığında kendisine toprak ve köylü tahsis edilen kişi.

Eylül ayında, imparatorluk sarayının bildirdiği bir kararname; Kuzey Yan Demir Süvarileri komutanı, Jing Ning⁵ Markisi⁶, Fu Shen'in Tatar diplomatik heyetine hükümdarın huzuruna kabul için başkente kadar refakat etmesini emrediyordu.

"Jing Ning Markisi" aşağı yukarı "Pasifik Markisi" anlamına gelir. Fu Shen muhtemelen bu hafif ironik unvanı aldı çünkü işgalcilere karşı kuzey sınırını savunmaktan sorumlu askeri bir general.

⁶Marki: Kimi Avrupa ülkelerinde kont ile dük arasında bir soyluluk sanı. 

Savaşın şu anda istikrarlı olması ve Kara İnci birliklerinin Geçit'in dışına geri çekilmesiyle, Fu Shen'in şimdilik bir endişesi yoktu. Bu yüzden astlarına ana kuvvetleri Kuzey Sincan'a Yuan Huan'a geri götürmesini emrederken, kendisi ise en iyi binicilerinden oluşan bir takıma diplomatlara güneye doğru eşlik etmeleri emrini verdi.

9 Eylül'de diplomatik heyet, zemin aralıksız olarak titremeye başladığında Mavi Kum Geçidi'nin içinden geçiyordu. Her iki taraftaki dağ yamaçları yüksek bir gürültüyle parçalanarak çökmüş, taşlar ve kayalar yağmur gibi yağmış, ürken atlar çılgınlar gibi tepinerek kaçışmıştı. O telaşede genç Tatar presin arabasının kaçınmak için zamanı yoktu ve sahiden gökten doğrudan oraya düşen bir kaya tarafından paramparça oldu.

Mavi Kum Geçidi'nin arazisi dar ve sarptı, ancak Büyük Zhou'nun bölgesindeki konumu göz önüne alındığında her zaman huzurlu olmuştu. Makul bir ifadeyle, orada hiçbir pusu gerçekleşmemeliydi. Fu Shen sürekli olarak gözetim altında tutmuştu ve tüm yol boyunca kapsamlı önlemler almıştı. Ancak asla kendi evinin eşiğinde bu kadar umulmadık bir heyelanın felaketini hayal edemezdi. Şimdilik herhangi bir prense dikkat edecek zamanı yoktu; düşen kayaların doğrudan ön tarafa yuvarlandığını görmüş, derhal atının başını etrafında çevirip "Geri çekilin!" diye bağırmıştı ve aceleyle insan kitlesini geçidin giriş kısmına yönlendirdi.

Duman ve toz her yöne doğru savrularak neredeyse tüm vadiyi kumun rengine boyadı. Yüksek ağaç tepeleri arasında ustaca oluşturulmuş bir yaylı tüfek mekanizması yönünü ayarladı, okun ucunun uğursuz soğuk ışığı, Kuzey Yan komutanının atına mahmuzla vurarak çıldırmış gibi koşturmasıyla hizaya geldi. Yaklaşan kriz anında, savaş alanında keskinleşen içgüdüleri onun hayatını kurtaran şeydi. Ok, rüzgar gibi uçup havayı yardı, lakin Fu Shen arkasında gözler yetiştirmiş gibi görünüyordu. Başını aşağı eğdi ve aniden dizginleri çekerken bedeni büküldü. Askeri at aniden durmuş, toynaklarını havaya kaldırıp şaha kalmış ve canına kasteden oktan kaçınmaya yetecek kadar etrafında yarım bir daire çizmişti. 

Okun ucu hızla sırtını yalayarak geçip arkasına uçmuş, taş yamacın içine takırtıyla yarım inç girmiş ve daha sonra dökülen kumlar tarafından boğulmuştu.

"Kim var orada?!" 

Kim onu öldürmek istedi?

Fu Shen'in zihninde parladı. Bir sonraki an, etraftaki askerlerin çağrıları ve bağırışları onu gerçekliğe geri çekti. 

"General, dikkat et!" 

Yukarıdan düşen muazzam büyüklükte bir kaya güneşi ve gökyüzünü lekeleyip, görüş açısını tamamen keserek tersine çevirdi.


9 Eylülde Yuantai döneminin 25. yılında, Tong Eyaletinin Mavi Kum Geçidi'nde Doğu Tatar diplomatik elçisi saldırıya uğradı. En genç Doğu Tatar prensi olay yerinde öldü ve yarıdan fazla diplomatik elçi kayboldu. Refakat eden Jing Ning Markisi, Fu Shen'in her iki bacağı da bir kaya parçası tarafından ezilmişti. Ağır bir şekilde yaralanmıştı, gece gündüz boyunca güvenilir korumalarla Kuzey Sincan'a geri gönderildi. Neyse ki hayatı korunmuş olsa da, iyileşip normale dönmesinin çok zor olmasından korkuluyordu.

Bu haber başkente yollandığı zaman, hem sarayda hemde halkta tamamen afallamış bir curcuna patlak verdi.

Çileden çıkmış ve öfkeli Yuantai İmparatoru, üç yargı bakanının bu davayı katı bir biçimde soruşturması için bir imparatorluk fermanı yayınladı. Ayrıca bilhassa Fu Shen'e bir iltimas verilmesini emretti: Jing Ning Markisi'ne bir yetkili olarak orijinal maaşına on bin tahıl eklenip, ona "Devleti Koruyan General"⁷ unvanı verilerek, altın nişan üzerine mor kurdele bahşederek ve iyileşmek için başkente geri dönerken, konumunu kaybetmemesi hususunda olanak verildi.

⁷"Devleti Koruyan General" Generaller arasında en asil unvanmış.

Fu Shen'in yaralanması meselesi başkente orman yangını gibi yayıldı ve bir çok kişi gizlice onun yaralanmasından sonra Kuzey Yan askeri gücünün kimin eline düşeceği konusunu düşünmeye başladı. İmparatorun özel kararnamesi fazla mantıksız olan dilleri şimdilik susturdu: Komutanın gücü hala orada, sadece geçici olarak kuzey cephesinden uzakta. General Fu gerçeğin farkına varacak kadar bilge olsaydı, bu tatlı şarkıları duyacak ve arkasındaki daha derin düşünceleri bilecekti⁸; başkente döndükten sonra görevini daha iyi niteliklere sahip birine bırakıp feragat edecekti. Askeri gücüyle Majestelerine geri döndüğünde bacaklarını ömür boyu görkem, ihtişam, zenginlik ve rütbe ile değiştirebilirdi.

⁸İşin arka yüzünü göremedi gibi bir anlama gelen deyimmiş.

Bu bakış açısından Majesteleri sadece seçkin bir şekilde hizmete katkıda bulunanlara ayrıcalıklı muamele etmekle kalmadı, eylemleri "yardım etmek için mümkün olan her şeyi yapma" dahi denecek kadar "gönlü yüce" idi.

Bu dedikoduların odak noktası olan Jing Ning ve Kuzey Yan Ordusu Markisi bu kararnameyi teslim aldı ancak kesinlikle hiçbir hareketlilik göstermedi. Sadece Eylül ayının sonunda Fu Shen, Kuzey'deki garnizon birliklerinin askeri işleri için devir teslim düzenlemelerini detaylandıran katlanmış parşömen bir mektup gönderdi ve imparatordan pozisyonunu bırakıp iyileşmek için izin istedi.

Bu mektup Yuantai imparatorunun rahat bir nefes almasına olanak tanıdı ve Fu Shen'in istifasını reddedip olağan kulları takip ederek Kuzey Sincan'dan başkente dönmesine izin verdi.

Başkentteki sayısız insan günlerini parmaklarıyla sayarak geçirdi ve ünlü Jing Ning Markisi'ne ne olacağını görmek için bekleyiş içinde başlarını kaldırdılar. Alacakaranlık gökyüzünün binlerce kilometre uzağında, eşlik eden korumalarla çevrili küçük bir araba, dikkatle korunan Yan Eyaleti'nden ayrıldı ve başkente doğru hızlanarak devam etti.

----------

Bölümün sonu.

Çevirmen: Blackberry







Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


1   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   3 




DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;

  • Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
  • Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
  • İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
  • İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.