Yukarı Çık




3   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   5 

           
Bölüm4: Milyonlarca Saplama [3]
Zamanda geriye gitmenin yolu yok mu?
“Ne demek istiyorsun. Kulede böyle bir eşya olması gerekiyor…”
O sırada Jaehwan anladı.
Beastlain geçmişe gidebilecek bir eşya olmadığını söylemişti. Aynı zamanda Jaehwan’ın baştan başlayabileceğini de söylemişti. Hiç mantıklı değildi. Ama bunların hepsini mantıklı kılacak tek bir şey vardı.
-66.Kat-
Jaehwan [Kâbusun] düşük versiyonu olan Succubus ile savaşmıştı.
Takım, canavarı yenmek için baya bir zaman harcamıştı. Succubus’un yaptığı illüzyon zayıf iradeli Yürüyenlerin düşmesine sebep olmuştu. Kat cümbüşe dönmüştü. Succubus’un düş aleminde tuzağa düşen Yürüyenler birbirlerine tekrar tekrar tecavüz ediyordu.
Jaehwan bu gücü yakından tanıyordu. Bu yüzden neredeyse yanındaki dişi Yürüyene tecavüz ediyordu.
“Kâbus Taşı.”
Beastlain gözlerini kıstı.
“Bu eşyayı nerden biliyorsun. Bu senin ulaşamayacağın bir bilgi.”
“Ayaz Ejderhası söyledi.”
“Oh ho! Bu sorun yaratabilir. Bunu henüz bilmemen gerekiyordu.”
Beastlain sessizce homurdandı.
“…Bu yüzden tüm algoritmalar en iyi düşünenlere ihtiyaç duyar. Şu aptal -Yaratıcılar- Bunların tüm sorumlusu en büyük canavarları akıldan yoksun yapmaları!”
Jaehwan, Beastlain’in kendi kendine homurdanmasını izlerken konuştu.
“Yani [Geri Dönüş Taşını] kullananlar geri dönmedi.”
Beastlain Jaehwan’a döndü ve ardından cevapladı.
“Pekâlâ, sanırım kuleyi yalnız başına temizleyen ilk Yürüyen olduğundan ne öğrenmen gerekiyorsa öğrenmelisin. Evet, şu an bu noktadasın.”
Beastlain parmağını şıklattı ve ekran yeniden değişti.
“77.Katta bulduğunuz şey [Geri Dönüş Taşı] değil bir [Kâbus Taşıydı]. O seni Kâbusun yarattığı bir rüyaya hapsediyor. Bayağı özel bir eşya.”
Ekranlarda sayısız Yürüyen ortaya çıktı. Kılıç Telaşı Hwang, Inchan… Fen öğretmeni Sakamoto… Geçmişe yolculuk eden kim varsa oradaydı. Fantezileriyle birlikte hiç bitmeyen bir hayal dünyasında yaşıyorlardı. Beastlain bununla eğleniyormuş gibi görünüyordu.
“Ama yalan söylemedim. Onları geçmişe gitmiş varsayabilirsin… Kestirme yoldan.”
Jaehwan yine konuşamadı. Beastlain’ın söyledikleri doğruydu. Onlar gelecekten vazgeçip geçmişe dönenlerdi. Kendileri için kolayca diğerleri ile olan bağlarını kesmişlerdi. Onlar için sadece görmek istedikleri dünya değerliydi. Görünüşe göre istedikleri gibi bir sonuç elde edememişlerdi.
“Pekâlâ, ama siz dünya 294’deki tüm ırkınız garip. 77.Kata kadar sıkıntısız gel… Anladın mı? Bu kulede çeşitli dünyalardan birçok karşılaşma oldu ama kimse sizin kadar başarılı olamadı. Sanki hepiniz daha önce böyle bir oyunu uzun süre denemişsiniz gibiydi.”
Kuşkusuz öyleydi. Ta ki 77.Kata kadar.
“Hatta böyle giderse eğitim oyunu kolayca biter sanmıştım. Neredeyse korkutucuydu! Ama sonuçlar beklendiği gibi olmadı.”
Ekranlar tekrar [Geri Dönüş Taşını] kullananları gösterdi.
“Siz, insanlar muhtemelen zamanda geriye yolculuk etme isteği olan tek ırksınız.”
Jaehwan ışık içinde kaybolan insanları görünce homurdandı.
“Evet… Belki de öyledir.”
Beastlain kafa salladı.
“Yani, muhtemelen yeterince öğrendin. Hadi git…”
Jaehwan onun sözünü kesti.
“Oyuna en başından başlamamı mı istiyorsun.”
“Haha, doğru anlamışsın.”
“Beni geçmişe göndermeden.”
“Doğru, Bu yapıl…”
Jaehwan kafa salladı.
“Evet, sana teşekkür ederim. Sayende Kulenin ne olduğunu anladım.”
“Evet?”
Jaehwan uzun zamandır merak ediyordu. Kocaman kule gökyüzünde birdenbire ortaya çıkmıştı. Ve gizemli bir mesaj duyulmuştu.
[Tebrikler! Dünyayı -Kâbus Kulesinin- gazabından korumak için -Zaman Yürüyeni- olmayı seçtiniz! Çağrıyı kabul ediyor musunuz?]
[Evet/Hayır]
Çağrıyı kabul etmişti. Bu onun burada olma nedeniydi.
Jaehwan ayağı kalktı ve ellerini duvara yerleştirdi. Taşlardan gelen soğuğu hissetti. Kulede Dünya’da geçirdiği zamandan çok daha fazlasını geçirmişti. Ama bunca zaman bu koca yapının bir [eşya] oluğunu hiç fark etmemişti. Bildiklerini değiştirme zamanı gelmişti. Gözlerini kapattı ve kuleye odaklandı. Şeklini hayal etti. Gördüğü ve deneyimlediği her şeyi…
Birkaç dakika sonra başı ağrıdı. Onun içinde bir şeyler parçalanmıştı. Ardından eşya tanımı yapan bir pencere açıldı.
[Eşya Detayları]
İsim: Kabusların Kulesi – Eğitim Modu
Tanım: 2. Kâbus oluşumu [Mullack], ‘Vicdan Azabı Kalesinin’ yaratıcısı. Çağrısını kabul edeni rüya dünyasına hapseder.
“Bu Kule dev bir [Kâbus Taşı].”
Jaehwan şöyle dedi. “Ben zaten bu kule tarafından uzun süredir ‘Kâbus Rüyasındaydım’. Çağrıyı kabul ettiğimden beri.”
Sessizlik oldu. Beastlain yüzü görünmesin diye kafasını eğdi. Sanki bir saniye ağlamış gibi titredi. Ardından kafasını kaldırdı.
“HAHAHA!”
Çok fazla güldü ama gülüşü öfkesinin bir yansımasıydı.
“Bu… Bu muhteşem! Beni birçok defa şaşırttın!”
Beastlain tekrar parmaklarını şıklattı ve ekranlar değişti. Şimdi dışarıdaki dünyayı gösteriyordu.
Şaşkına dönme sırası Jaehwan’daydı. Dünya iyi durumdaydı. Şehir, insanlar, kule saldırısı sonrası yok oldu varsayılan her şey sağlamdı. Henüz kinse öldürülmemişti.
“Gördüğün gibi henüz sizin aranızdan kimse ölmedi. ‘Gerçek Oyun’ bile başlamadan hepiniz ölseydiniz sorun olmaz mıydı?”
Beastlain devam etti. “Yürüyen gibi görünen herkes ilgilenilmesi için hastaneye gönderildi. Görünüşe göre hükümet onları korumaya çalışıyormuş.” Bu hastalar arasında tek biliçsiz Jaehwan vardı. Uzun zaman olmuştu ama dünyadaki hali hala gençti.
“Burada onlarca yıl yaşadın ama senin dünyanda sadece bir ay geçti.”
Ama bunlar eğer İblis Beastlain’in gösterdiği fotoğraflara inanırsa gerçekti. Bunun gerçek olup olmadığını anlaması için gücü yoktu. İblis zaten ona bir yalan söylemişti. Yani doğrunun hangisi olduğunu anlamak imkansızdı. Ardından tüm ekranlar bir kereliğine kapandı.
“Pekâlâ, çok fazla zaman harcadık! Her neyse, teklifimi kabul ederek bir şey kaybetmeyeceğini fark ettiğini varsayıyorum. Şimdi başa sarıyorsun.”
Sonra Beastlain havadaki bir şeyi yumruklamaya başladı.
“Benim için bir zevkti.”
Jaehwan’ın önünde bir şey belirdi.
[Oyun Üstatları, Eğitim Oyununu sona erdirmeye çalışıyor. Dünya 294’e geri dön ve tüm anılarınla gerçek oyuna katıl. Teklifi kabul ediyor musun?]
[Evet/Hayır]
Jaehwan ekrana baktı ve kararını verdi.
-Teklifi geri çevirdiniz.


Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


3   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   5 




DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;

  • Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
  • Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
  • İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
  • İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.