Yukarı Çık




51   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   53 

           
"Benden başka iyi arkadaşlar edinme.""

".....Tamam."

Ama Jennette Ijekiel'in kolları arasında ağlamayı kesmedi.

"Eğlenceli bir şey olabileceğini düşünmüştüm ama bu da ne."

Siyah aptal iğrenmiş bir yüz ile düşüncesini söyledi.

"Dedim işte artık gitmeliyiz!"

Bu p*ç dilini şaklattı ve parmaklarını  şıklattı.

"Urgh."

Neden her beni ışınladığında gözlerimi kapatmalıyım ki! Sersemlemiş gibi hissediyorum.

"Kkyung!"

Dadadada!

Blackie beni beklediği için hemen bana doğru koştu.

"O kız ne?"

Siyah aptal hala Jennette'i şüpheli bulduğu için mırıldanıyordu.

"Gerçekten garip bir kız kimeraya benziyor ama değil."

Hey, kimera biraz fazla değil mi? Kimera bir canavarları ve öyle şeyleri tanımlamak için kullanılan bir sözcük.

Ama bence nedenini anladım.

Hmm. Çünkü Sevimli Prenses'te Jennette Penelope Judith tarafından 'üretilen' bir çocuktu, Claude'un odasındaki kırık çerçevede Jennette'in annesinin resmi vardı.

Sarayın dışında doğum yapması Claude'u çok kızdırmıştı.

Uhh,mmm. Ama üretilen demek tamamen doğru değil. Şey çünkü o sadece bir şeyde kesindi. Ve o kadar da önemli değildi.

Jennette'in kendi annesinin içinde büyümesi ve yaşaması doğruydı. Ama ben bebeğin oluşumunu söylüyorum.

Şimdi bakalım. Nasıl olmuştu.

Penelope Judith Marquis'in ikinci kızıydı, Claude'un da nişanlısıydı. Değerleri eşyalar için can atan, güzelliğini çok düşünen ve Claude için seçilen kızdı. 

Ama bu söylentiler debutantesinden sonra durdu, çünkü Claude'un karısı olmaya uymuyordu.

Onu çok seven babasına evliliği yavaşlatması için yalvardı, taç prensin ona aşık olmasını sağlamaya başladı.

Aynı zamanda Claude'un da gitmesine izin vermedi. Imparator ve taç prens abisi yüzünden gerçekten korkunç bir geçmiş yaşadığı söyleniyor.

İmparatorun ikinci oğluna 'topallayan' anlamına gelen 'Claude' ismini vermesi yeterliydi.

Bunların hepsinden romanda bahsedildi, ama kötü bir geçmişi olduğunu biliyordum. 
İmparator hizmetçi olan Claude'un annesini öldürdüğünde...

Penelope bu zayıflığı Claude'a karşı kullandı.

Claude'un aklını çaldı. Claude o zamanlar gençti bu yüzden onun 'sonsuza dek seninle 
olacağım' sözleri onun için çok anlama geliyordu. 

Ama Penelope Claude'a ihanet etti.

Onu abisi ile aynı yatakta gördüğünde, Claude bir daha kimseye güvenmeyeceğine dair 
karar verdi.

Ve Claude aynı anda abisi ile olan kan bağını kesmeye karar verdi.

Aebum ve taç prensi Anastacius da aynen bu şekilde öldü.

Claude aslında Penelope'un yalan söylediğini biliyordu. Onu sevdiğini ve sonsuza dek 
onunla olacağını söylerken bile.

Ama öyle olsa bile, onun gitmesine izin veremedi. İşte bu abisi ile Penelope'un birlikte 
olduğunu bilmiyormuş gibi davranmasının sebebiydi.

Ve sonunda onu, abisini ve babasını öldürdüğü gün çöpe atmaya karar verdi. Onu hiçbir 
zaman sevmediği birisiymiş gibi düşündü.

Claude ve Penelope'un hikayesi burada bitti ve Jennette'in hikayesi başlıyordu.

Halk tahta çıktığında Claude'a 'Abisini ve imparatoru öldüren psikopat şeytan' diye 
çağırmaya başladı.

Hmm. Bu aynı zamanda buradaki bir tarih kitabında yazıyor olmalıydı. Çünkü Anastacius kara büyü kullanan bir prensti.

Bu zalim adam Penelope ile birlikte deneyler yaptı. Kara büyüyle bir çocuk üretmek.

Belki de yaptığı çocuğun ne kadar güçlü olduğunu görmek istedi. Ve Penelope da aynı 
düşüncedeydi Anastacius ona kocası olacağını söyleyerek kandırmıştı.

Ama onların rüyaları Claude imparator ve prensi öldürdüğünde parçalanmıştı. Aynı 
zamanda Claude  ona doğru arkasını bile dönmedi. Bu yüzden bir bebeği olduğunu 
sakladı ve karnındaki bebeği geliştirmek için elinden geleni yaptı. Bu çocuğu kullanarak 
süslü hayatına geri dönebileceğini düşünerek.

Anastacius'un kara büyüsü sayesinde onun gibi mavi mücevher gözlere sahip bir kız 
doğdu ancak sadece normal ortalama bir kızdı.

Ayrıca Penelope bunu bilmeden kan kaybından öldü. Gözlerini bir daha açamayacağını 
bilmiyordu ve karşısındaki ablasına bu çocuğun ona görkemi getireceğini söyledi. Bu 
onun son sözleriydi.

Kimsenin Jennette'in kara büyü ile doğduğunu bilmemesi çok komikti. Ve bu yüzden 
Penelope'un kardeşi ve Alpheus ailesi onu gerçekten Claude'un kızı sandılar. 

Çünkü Penelope Claude'un nişanlısıydı ve Claude abisi ile imparatoru öldürürken onu 
öldürmemişti.

Ama Jennette'i korumak için bu konuyu Claude'dan sakladılar.

Yani demek isterim ki, Jennette Claude'un kızı değil.

Aack. Sevimli Prenses'in ikinci kitabını okurken gerçekten delirmiştim. Her ne kadar 
romanların bu kadar ters köşe olayı olsa bile bunu gerçekten koymana gerek var 
mıydı? 

Sonra ise Claude güvenme problemleri yaşadı ve kadınlardan bir yarası vardı ancak 
Siadonna'dan gelen dansçı Diana geldiğinde.

Her ne kadar aynı yaşta gibi gözüksekte Jennette yılın ilk ayında doğmuştu ve ben ise 
sonda. 

Yani doğum günlerinden düşünürsek, Jennette ilk prensesti. Tabii ki eğer Claude'un kızı olsaydı.

Peki en büyük olayın ne olduğunu biliyor musunuz? Sonunda, Claude'un gerçek kızı 
Athanasia aslında Claude'un kızı olmayan birisi yüzünden ölmek zorunda.  Bu çürümüş 
hikaye.

Özellikle Claude Jennette'in gerçek kızı olmadığını bilmiyor muydu.

Köpeksi ters köşeler!

Bu şekilde düşünmüştüm. Diyorum ki, nasıl! Yazar bunu bu şekilde yazmış.

Bana bu kitabı öneren orta okullu birisiydi, kitap beni sinirlendirmişti. Öğrenci demişti 
ki Jennette Claude'un kalbinden doğan bir çocuk. Hah.

Bu yüzden düşündüm ki Claude Jennette'in annesini kendinden çok sevmiş.

Öyle değil mi? Odasında bir portresi yok muydu. Her tarafı tozla kaplı olsa bile.

Ve dediler ki Diana ve Claude sadece bir gece birlikteydi ve Diana yaşadı ve Yakut 
sarayında  Athanasia'yı doğurdu.

Ama garip.

Claude'un tek aşkı Penelope olmasına rağmen neden rüyalarımdaki abla Diana'ya , 
Athanasia'nın annesine benziyor.

Son rüyasında Diana'yı hatırlaması çok şaşırtıcıydı....

Sen de öyle düşünüyorsun, değil mi? Claude Diana'ya bebeği öldürmesini söyledi çünkü 
Diana tehlikede olacaktı.

Kuckk. Geçmişte Claude ve Athanasia'nın düşmanı mı vardı?

Diana'nın doğumda öldüğünü biliyordum ancak öleceğini önceden biliyor olması şaşırtıcı.

Ve yine garip hissettim. Ben onun gerçek çocuğu olmasam bile, Diana bebeği korumak 
için kendini feda etti.

Claude gibi bir baba ve Diana gibi bir anne! Bu çok dengesiz! Çok karşıt! Kurtarıcım 
Diana yaşıyor olmalıydı. O zaman Athanasia daha güzel bir hayat yaşardı. Ve bu şekilde acı çekerek yaşamazdım!

"Wahh!"

Bu çok adeletsizce olduğundan Blackie'yi okşamayı bıraktım ve yere vurmaya başladım.

"Senin sorunun ne?"

O kardeş konuştu.

Sen, Jennette'in kara büyüden oluştuğunu bir bakışta anladın. Tabii ki tamamen 
bilmiyor ancak onu görüp kimera vb. şeyler söylemesi, o normal değil.

Ama bu budur.

"Bir çocuğa 'senin sorunun ne' derken ne diyorsun? Benim gibi bir çocuğa daha nazik 
olman gerektiğini bilmiyor musun?"



Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


51   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   53 




DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;

  • Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
  • Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
  • İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
  • İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.