Sesi, uzun süre kullanılmadığından paslanmış gibiydi, ama inkar edilemez bir Otorite taşıyordu.
“Yaptıkların için teşekkür ederim. Olayların doğal seyrinde gelişmesine izin verdiğin için.“
Bir an durdu, Altın rengi gözleri parladı.
“Eğer o son başarısızlığı yaşamamış olsaydım... Her şeyin sona ermesine kadar kalan süre boyunca, Çaba göstererek, başarısız olmaya devam edebilirdim.“
...!
Noah, cevap vermeden dinledi.
İlk Çiftçi, gözle görülür bir ciddiyetle devam etti.
“Önemli bir şeyi açıklığa kavuşturmak istiyorum. Evet, sana karşı komplo kurdum... Bu yadsınamaz bir gerçek.“
Yüzündeki ifade sertleşti.
“Ama beni hırsızlık yaparken, yakalamakla ilgili benzetmen, ilk hırsızlık yaptığımdan ziyade ilk kez yakalandığım anlamına geliyor... Bu, benim yıllardır hırsızlık yapıyor olabileceğimi ima ediyor...“
Kafasını sertçe salladı.
“Gerçekten de Varoluş’um boyunca defalarca hırsızlık yapmadım. Yaptığım şey, başka bir başarısızlığa yol açan başka bir hataydı.“
Ses’i alçaldı.
“Bu da nihayetinde... Çabalar’ımın Çöküş’le sonuçlanmasına yol açtı. Ve bu Çöküş’te bile, Paradoksal bir şekilde ölmekte başarısız oldum ve bir kez daha ortaya çıkmayı başardım.“
...!
Altın rengi gözleri yoğun bir şekilde parladı.
“Ve böylece Varoluş’um, Çaba’nın yoğun ışığında sistematik olarak şekillenirken, yükseldi.“
Kendini işaret etti.
“Ben, sadece Çaba’yı takip etmiyorum, şimdi Sürekli Çaba’nın Tekillik İlkesi’ni geliştirirken, Çaba’nın kendisini somutlaştırıyorum. Benim Yol’um... Çaba’nın Yol’udur.“
Çaba Yol’u!
Noah, bunu duydu ve başını eğerek, yavaşça sesini yükseltti.
“Çaba mı? Bundan emin misin? Neden Hasat Yol’u değil?“
İlk Çiftçi, Noah’a yoğun bir şekilde bakarak, cevap vermeden önce tereddüt etti.
“Hayır. Çaba. Herhangi bir Hasat’tan önce Çaba gerekir. Çaba, her şeyin arkasındaki omurgadır!“
HUUM!
İlk Çiftçi Çaba’ya kararlı görünüyordu, Noah içinden iç çekip, sadece başını salladı. Hasat Yol’u daha iyi geliyordu ama olsun!
İlk Çiftçi’nin sesi, artan bir inançla daha da güçlendi.
“Başarıdan bağımsız olarak. Hasat veya Ödülden bağımsız olarak. Sonsuz, Sürekli Çaba, biriken azimle Varoluş’u ileriye götürmeye devam edecek.“
Yukarı baktı.
“BU Yaratık, Muazzamlığ’ını ve Anlaşılmaz Güc’ünü ortaya koyduğunda, Çaba vardı. Tüm Canlılar, İlkel Medeniyetler’ini kurduklarında Çaba vardı.“
Kollarını genişçe açtı.
“Kaçınılmazlıklar için Çaba vardı. Çaba, anlaşılmaz çağlar boyunca devam etti!“
...!
Bu sözleri artan bir tutkuyla telaffuz ederken, etrafındaki Varoluşlar uğultuya başladı.
Titriyorlardı.
Kavramsal yüksekliklerden muhteşem bir senfoni indi ve Kutsal Alan’ı yankılanan armonilerle doldurdu.
Varoluş’un,kendisi de sempatik bir şekilde titreşti!
O senfoninin içinden, tek bir kelime yankılanmaya başladı.
Giderek, artan bir yoğunlukla.
Çaba! Çaba! Çaba!
Senfoni yükselirken, İlk Çiftçi’nin beyanı devam etti.
“Tüm o canavarca Varoluşlar Büyük Medeniyetler’ini kurduklarında bile Çaba vardı!“
Sesi yankılandı.
“Ve bugün, Sonsuzluklar boyunca biriken ekimden sonra, sayısız başarısızlığımda fark edemediğim Varoluş Yol’umu resmi olarak izlediğime şahit olun!“
Kollarını her şeyi kapsayan bir hareketle genişçe açtı.
“Çiftçiliğ’i terk etmedim, o her zaman benim doğamın Temel Bileşen’i olarak kalacak.“
Gülümsedi.
“Ama Çiftçiliğ’in arkasındaki Temel İlke Çaba’dır! Tohumlar’ın filizlenip, filizlenmediğine veya Hasad’ın başarılı olup, olmadığına bakılmaksızın ısrarla Ekim yapmaktır!“
Gözleri parladı.
“Ve ben de Çaba Yol’unda yürüyorum! Ve böylece... Çaba Medeniyet’ini kuracağım!“
...!
Güm!
İlk Çiftçi’nin vücudundan saf, parlak Yeşil bir ışık yayıldı.
Işık, tüm Kutsal Alan’ı kör edici bir parlaklıkla aydınlatan eşmerkezli dalgalar halinde dışa doğru yayıldı!
Varoluş, onaylanma ile uğultu içinde devam etti.
“Çaba“ kelimesini haykıran senfoni, uzaktaki bölgelerin de bu fenomeni algılayacağı kadar yoğun bir şekilde Boyut Sınırlar’ı boyunca yankılandı!
Noah’ın gözünün önüne ipuçları belirdi.
>Sen’in Varoluş’unda, senin etkili Otorite’nin benzerliğini taşıyan, Türev bir Çaba Yol’u başarıyla kuruldu.>
>Türevsel Varoluş Şekli, özellikle de Çaba Şekli, Türevsel bir İlkel Medeniyet’in ortaya çıkışını katalize etti.>
>Bu Medeniyet, bağımsız Operasyonel Yapısı’nı korurken, BU Yaratığ’ın Çerçevesi’nin şemsiye Otorite’si altında faaliyet gösterecektir.>
>İlk Çiftçi, Çaba Medeniyet’inin İlk Hükümdar’ı olarak atanmıştır.>
>Bu Medeniyet’inin kurulması için yaptığınız gözlemler ve katkılar, kendi İlkel Medeniyet’iniz olan Mana ve Açlık ile küçük bir Rezonans yaratmıştır.>
>Mana ve Açlık, varoluş boyunca Çaba’nın her Ânında mevcuttu.>
...!
Noah, bu ipuçlarını parıldayan gözlerle özümsedi.
Varoluş’u, arka arkaya gelen sorularla çınlıyordu.
Bir Türev Varoluş Şekli.
Büyük Gaspçı’ya benzer!
İlk Çiftçi, Medeniyet’ini ilan etmiş ve kurmuştu ve bu, BU Yaratığ’ın İlkel Varoluş Medeniyet’inin Kalesi’ne bağlı bir Türev olarak ortaya çıkmıştı.
Noah’ın Zihni Hız’la çalışıyordu.
Neden şahsen tanık olduğum iki Varoluş’un kurduğu Yollar... Her ikisi de BU Yaratığ’ına ait bir şeye Türev olarak bağlıydı?
Noah, kendi Mana ve Açlık Medeniyet’ini kurduğunda, bu tamamen ona aitti.
Herhangi bir Genel Çerçeve’nin Türev’i değildi.
Bağımsızdı. Kendi kendine yetiyordu.
Öyleyse neden başkalarının girişimleri otomatik olarak BU Yaratığ’ın Otoritesi’ne bağlanıyordu?
Varoluş’u Sonsuzluk ve artan sorularla doluydu.
Ancak hemen bir cevap bulamadı.
İlk Çiftçi’nin figürüne ölçülü bir değerlendirmeyle baktı.
“Senin, Eonlar boyunca sürekli bir hırsız olmadığın iddiasını kabul edeceğim.“
Ses’i kasıtlı bir sakinlik taşıyordu.
“Ve Geçici Çöküş’ünü, bana karşı işlediğin suçun yeterli bir bedeli olarak kabul edebiliriz.“
Noah’ın bakışları sabitti.
“Senin gibi bariz Yetenekler’e sahip, anlaşılmaz bir süre boyunca doğru amaçlar peşinde olduğu varsayılan birinin...Sadece Kalıcı olarak Çöküş’ünü her zaman israf olarak gördüm.“
Sesinde gerçek bir takdir vardı!
“Birikmiş Potansiyel’in muazzam bir israfı gibi görünüyordu. Ama eğer bu Çöküş, Sonsuzluklar süren Varoluş’unun nihai meyvesini vermesi için gerekli son bileşense...“
Hafifçe başını salladı.
“O zaman belki de her şey en iyi şekilde sonuçlanmıştır.“
...!
İlk Çiftçi içten bir takdirle gülümsedi.
Kabul ederek, başını salladı, sonra ifadesi endişeye dönüştü.
Arayan bakışlarla Kutsal Alan’ın etrafına bakmaya başladı.
Altın rengi gözleri görülebilen her yeri taradı. “Kızım nerede?“
Sesinde endişe artıyordu.
“Bu Kutsal Alan’da Elyndra’yı hiçbir yerde hissedemiyorum. Ona bir şey mi oldu?“
Noah bu soruya şaşkınlıkla baktı.
Yüzünde tuhaf bir şekilde tarafsız bir ifade belirdi ve dikkatli bir sakinlikle cevap verdi. “Şu anda... Kritik Yetiştirme prosedürleriyle meşgul.“
İlk Çiftçi başını eğdi.
“Tam olarak neyle meşgul? Onun Varoluş’unu Bile Algılayamayacağ’ım kadar odaklanmayı gerektiren ne tür bir prosedür bu?“
Noah açık ve net bir şekilde cevap verdi. “Şey, orijinal talimatlarınızı hatırlarsanız... O’nu bana özellikle Sürekli Hasat’a erişim sağlamak amacıyla gönderdiniz.“
Kasıtlı olarak durakladı.
“Amaç, Birikmiş Otorite’nin Sistematik bir şekilde aşılanması Yol’uyla O’nun Varoluş’unu ve Dokuz İlkesi’ni ileriye taşımaktı!“
Bir başka duraklama.
“Şu anda... Sürekli Hasat’ın onun Çerçevesi’ne kapsamlı bir şekilde aşılanmasıyla meşgul.“
Sesi hâlâ soğukkanlıydı.
“Bu süreç sürekli odaklanma gerektirir ve erken kesintiye uğrayamaz.“
...!
Sözler’i tamamen sakin bir şekilde söylendi.
İma içeren alt metinlerden yoksun, soğukkanlı bir değerlendirme!
Ama İlk Çiftçi, bunların potansiyel anlamlarını tam olarak kavradığında...
Gözleri aniden büyük bir parıltıyla ışıldadı!
Noah’a, yaklaşık üç saniye sonra şiddete başvuracağını ima eden bir ifadeyle baktı!
Noah, kaşlarını kaldırdı.
İfadesi neredeyse şunu söylüyordu... Deneyin ve bunun size nasıl yol açacağını tam olarak görün.
Ama bunun yerine, sesi kesin bir Otorite’yle ortaya çıkmıştı.
“Onu şimdilik rahat bırakın. Dönüşüm sürecinde kritik bir noktada.“
Bakışları sert ve kararlıydı. “Konsantrasyonunu bozmak felaketle sonuçlanabilir. Bunun yerine seni konuşalım. Geri dönüşün ve bu yeni Tekillik İlkesi’ni ortaya çıkarmanla birlikte... BU Tezgâh’a karşı hayatta kalmak için yeni bilgiler veya yöntemler edindin mi?“
Kafasını hafifçe eğdi.
“Kızının bir şekilde Sahte BU Unvan’ını elde etmesini sağlamak gibi, itiraf edelim ki Sınırlı olan planın dışında başka bir şey var mı?“
...!
Planları var mıydı?
İlk Çiftçi, Diriliş’inden sadece birkaç dakika sonra bu kadar keskin bir soruyla karşı karşıya kaldı.
Altın rengi gözleri, soruyu sindirirken, giderek, artan bir yoğunlukla odaklandı.
Bir Ân sonra, dudaklarından şok edici sözler döküldü.
“Şey... varoluş ve Varolmama arasındaki Geçişte, Çözülme ve Çöküş halimdeyken...“
Konuyu nasıl ifade edeceğini bilemediğinden mi, yoksa başka bir şey mi?
“Aslında, BU Yaratığ’ın sesini doğrudan bana hitap ederken, duydum.“
...!
BOOM!
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
