Yukarı Çık




24   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   26 

           
[ltr]Yi Tian hiçbir şey söylemeden bu bilgi parçalarını masaya attı.[/ltr]

[ltr]Ölümünden önce aileye aşina olmayan bir yabancıya para bırakmayı hatırlayan bu kişi ve ona bir ilaç içiren kişi nasıl aynı kişi olabilir diye düşündü.
 
[/ltr]

[ltr]Bu adam, açıkça aile durumunu bildikten sonra yatağına tırmanmaya çalışan kadın ve erkeklerden farklı değildi. Bu ikiyüzlü, çalışarak kendini acınası göstermede iyiydi ve sadece utanmaz bir adamdı.[/ltr]

[ltr]Ama masaya dağılmış yazdığı mektuplarının bir kopyası, Xiao Yiyi ve ebeveynlerine bıraktığı mektup...[/ltr]

[ltr][C.N:şu hastahanede zarf bıraktığı çocuk]
 
[/ltr]

[ltr]Yi Tian bir grup arkadaşıyla kaplıcaya gittiğinde, birkaç kişi onu Mu Ran'ı aramaya teşvik etti. Mu Ran geldiğinde, ondan aşağıdaki avluda beklemesini istediler ve Yi Tian'ın telefonunu da kasten kapattılar.[/ltr]

[ltr]Böylece uzun bir süre Mu Ran, Yi Tian'ı bulamadı ve sadece bir garsona sordu ve adam başını sallayınca öylece kaldı.  Yukarda arkadaşlarıyla onu izleyen Lin Han, bunun yeterli olduğunu düşünmedi ve acımadan bunu devam ettirdi.
 
[/ltr]

[ltr]Böylece kavurucu güneşin altında bütün gün bekledi.[/ltr]

[ltr]Üst kattaki özel bir lüks odada oturdular, en iyi içkileri içip, en iyi yemekleri yerken, onun gibi bir maymunu aşağılamak için her türlü fikri düşünüyordular. [/ltr]

[ltr]Yi Tian bu sefer her ne kadar yapılanlara kör bir göz çevirmiş olursa olsun, Mu Ran rahatladı ve bir gülümsemeyle:"Beni korkuttun telefonun aniden kapanınca bir şeylerin yanlış olduğunu düşündüm."[/ltr]

[ltr][Ç.N:salaklığın bu noktasında söyleyecek lafım kalmadıರ╭╮ರ]
 
[/ltr]

[ltr]O zamanki ruh hali neydi ve biraz suçlu hissetti mi?
 
[/ltr]

[ltr]Yi Tian uzun zamandır unutmuştu. Şimdi hatırlayınca, kendini nefessiz hissetti.
 
[/ltr]

[ltr]Yi Tian ayağa kalktı, Mu Ran'ın önünde çömeldi, ona baktı ve:"Benim hakkımda neyi seviyorsun?"diye sordu.
 
[/ltr]

[ltr]Sorgulanan kişi, sanki hiçbir şey duymamış gibi, gözleri aşağı sarkarken yere baktı.
 
[/ltr]

[ltr]Yi Tian elini uzattı ve saçı alnından kaldırırken, alnının sol üst kısmında bir yara buldu. Mu Ran'ın daha az belirgin olan bir yara buldu. Mu Ran'ın saçını yıkarken yara izini fark etmişti ve şimdi, eski evlat edinen ebeveynleri tarafından kül tablası atılarak yapıldığını biliyordu. Daha sonra, uzandı ve etrafına göre daha açık renkte olan bu yara bölgesine dokunup, eğildi ve öptü.[/ltr]

[ltr]**** [/ltr]

[ltr]Daha sonra Lin Han, Yi Tian'la ertesi gün akşam yemeğinde buluşmak için yer ayarladığını söyledi. Mu Ran'ın kaza geçirdiği andan beri, Yi Tian ile zaman geçirmek için insiyatif almamıştı.
 
[/ltr]

[ltr]Yi Tian, başını indirerek kanepede oturan uykulu kişiye baktı ve bir şekilde biraz mutsuz oldu, sesi pek memnun gelmiyordu:"Hayır, kendine eğlenebilirsin" sesi iletilir iletilmez telefonu kapattı.
 
[/ltr]

[ltr]Sadece birkaç dakika geçti ve hemen He Xudong aradı.
 
[/ltr]

[ltr]"Lin Han bana hala ona kızgın olup olmadığını sormak için aradı, neden bu kadar kızgındın? Ve sesin de kötü." He Xudong, Lin Han ve Yi Tian ilişkisini desteklemese de, Uzun yıllardır Lin Han'ı tanıyordu. Yi Tian'ın öfkesi olduğu için yardım etmek istemişti.
 
[/ltr]

[ltr]Yi Tian'ın başını çevirip Lin Han'a aşık olmasını istemiyordu. O zaman, iki ailede delirirdi, ama He Xudong, Mu Ran için bu kadar sert olması gerektiğini düşünmüyordu.
 
[/ltr]

[ltr]"Hiçbir şey yok."Yi Tian cevap verdi.
 
[/ltr]

[ltr]"Sadece bu kişinin acımasız bir şekilde sempatik olduğunu hissediyorsun, ama ilgini çektikten sonra aynı olmuyorsun ve sıkılınca ölmesi için dışarı atıyorsun. Lin Han'la bu sonuç için mi tartışıyorsun?"[/ltr]

[ltr][C.N:en düzenli hali bu oldu ama kısaca 'zaten Mu Ran'dan sıkılınca kapıya koyacaksın bunun için mi Lin Han'la konuşmuyorsun? Diyor] [/ltr]

[ltr]Yi Tian ona daha fazlasını açıklamak için çok tembeldi ve:"Öyle değil" cümlesini atıp kapattı.[/ltr]

[ltr]He Xudong, uzun süre suratına kapanan telefona baktı ve sonunda bir küfür bıraktı.[/ltr]

[ltr]Xu Ran, yanındaki Mu Ran'ın bilgilerine baktı ve:"He Xudong, karınla oynamaktan bıktığında, dışarı atılmasına ve ölmesine izin vermek ister misin?" Diye sordu.
 
[/ltr]

[ltr]He Xudong, Şaşkınlıkla karısına baktı:'Nasıl olur?" 
 
[/ltr]

[ltr]Xu Ran kalktı ve ayrılmak istedi ama He Xudong hemen yapıştı. Xu Ran onu tekmelemek için bacağını kaldırdı ve onu çıkarıp çalışma odasının kapısını çarptı.[/ltr]

[ltr]He Xudong acı bir şekilde gülümsedi, içeri girmek için acele etmedi ve çalışma odasına girmeden önce bir bardak süt aldı. Girdiğinde, Xu Ran masada oturuyor, sol eli yüzünde, biraz şaşkın görünüyordu.
 
[/ltr]

[ltr]He Xudong yürüdü ve sıcak sütü masaya koydu, Xu Ran'ın burnunun ucunu sıktı ve düşük bir sesle:"Ne oldu?"diye sordu.
 
[/ltr]

[ltr]Xu Ran toparlandı ve biraz isteksizce gülümseyip:"Hiçbir şey"dedi.
 
[/ltr]

[ltr]Aslında Xu Ran, o günden beri çok garipti. Mu Ran'ın üç aydır delirmesine neden olan nasıl bir anneydi sorusunun cevabını öğrenince, kalbi sıkışmış gibi hissetti. Bilgide gördüklerini ve hastahanedeyken yüzünde olan boş ifadeyi düşündü...Mu Ran sürekli boşluğa özür diliyor ve iç çekiyordu. 
 
[/ltr]

[ltr]He Xudong önce ifadesine, sonra da dosyalara baktı ve Xu Ran aniden şöyle dedi:"Mu Ran'ı tedavi  için dışarı çıkarmak istiyorum."
 
[/ltr]

[ltr]He Xudong bir süre dondu ve sonra sordu:"Karıcığım, benimle dalga mı geçiyorsun?"
 
[/ltr]

[ltr]Xu Ran:"Şaka mı yaptığımı sanıyorsun?" [/ltr]

[ltr][C.N:Xu Ran sen de olmasan bu öküzlerin elinde ölür çocuk] 
 
[/ltr]

[ltr]He Xudong'un yüzü değişti ve "Kabul etmiyorum"un olağanüstü bir görünümünü bıraktı.
 
[/ltr]

[ltr]Xu Ran üzülmedi ve sadece rasgele sordu:"He Xudong, Mu Ran ve Yi Tian son üç yıldır birlikteler. Özel olarak ona kötü bir şey yapmadığınızı söylemeye nasıl cesaret edersin?"
 
[/ltr]

[ltr]He Xudong eskiden nasıl biriydi? Xu Ran çok açık bir şekilde biliyordu. Erdemine gelince, çok düşündü ve Mu Ran için ne yapacağını biliyordu.
 
[/ltr]

[ltr]He Xudong yüzünü indirdi ve daha fazla bir şey söylemedi,bu da kabul ettiği anlamına geliyordu. 
 
[/ltr]

[ltr]Xu Ran soğukça yüzüne baktı ve mırıldandı:"Aramızdaki fark çok büyük, neden bir araya geldik..." Biraz durdu ve aniden şöyle dedi:"Aslında şimdi hala pişman olmak için zamanımız var."[/ltr]

[ltr][C.N:Xu Ran abla abla vur dedik öldürdün sende:0]
 
[/ltr]

[ltr]Xudong nefessiz kaldı ve Xu Ran'a inanamayarak baktı, yüzündeki ifade çok ciddiydi.
 
 
[/ltr]

[ltr]Uzun süre ona baktı ve sonunda yenildi, öne adım attı ve başını Xu Ran'ın boynuna gömdü. Sesi biraz suratsızdı:"Artık olmayacak." [/ltr]

[ltr]Fakat cümleyi bitirdiği gibi, aklına bir şey dank etti; Xu Ran yaptığından hoşlanmadığı sürece, onu değistirmeye istekli olacak, Xu Ran ondan nefret ettiği sürece, asla yapmayacaktı.[/ltr]

[ltr][C.N:tatlım senden bı tane kendime alabilir miyim?] 
 
[/ltr]

[ltr]Xu Ran, bir süre sonra He Xudong'a sarılmak için uzandı.
 
[/ltr]

[ltr]Ailenin en küçük kızı, başında iki agabeyiyle, çocukluğundan beri çok seviliyordu. Daha sonra He Xudong ile tanıştığında, her şey için ona güvenmiş ve ona bir kelime söylemeye bile dayanamamıştı. 
 
[/ltr]

[ltr]Ama bu kişi(Mu Ran), tüm bu yıllar boyunca, aptal kadın dışında yalnız ve çaresizken hiç kimse tarafından önemsenmiş miydi?
 
[/ltr]

[ltr]Ağlayıp diz çöktüğü zaman kimse kalkıp kucaklamış mıydı?
 
[/ltr]

[ltr]Bir kere bile...?[/ltr]

[ltr] [/ltr]


Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


24   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   26 




DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;

  • Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
  • Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
  • İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
  • İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.