\“Neyi bekliyorsun? Hadi, izin ver hepsini duyayım. Devam et!\“
\“T...Tamam...\“
Köpek maması için can atan bir köpek gibi davranan Kamishiro-kun tarafından ısrar edilmiş halde tekrar defterimi açtım. Ama sorunumu açıklamadan önce ona \“unutkanlığımı\“ açıklamam gerekiyordu.
\“...Ha. Kıskandığımı söyleyemem ama ilginç bir özelliğin var.\“ Egzotik bir yabancı ülkeden gelmiş ilginç bir hediyelik eşya görmüş gibi baktı.
Hikayeme devam ettim. Geçmiş anılarımın benden çalındığını, merkezî alana davet edilip orada bir ceset bulduğumu, Junko Enoshima ile buluşmamı anlattım -
Defterimden okuduğum olaylar sesimi titretmek için yeterliydi ama Kamishiro-kun sadece gözlerini kısarak dikkatlice dinledi. Sonra hikayenin ilk parçasını bitirip durduğumda, sonunda konuştu.
\“...Hmmm. Junko Enoshima\’nın adını burada duyacağımı hiç düşünmezdim...\“
- Ha? Sanki yakın zamanda başka birinden aynı tür bir cevap almıştım...
\“Oh? Cesede tepki vermekten çok Junko Enoshima\’nın adına tepki vermeme şaşırdın mı? Matsuda-kun da demin aynı şeyi yapmıştı. Ahaha, sanırım doğru söyledin abla. Gerçekten unutkansın! Bu harika!\“
\“...Bu pek hayranlık duyman gereken bir şey değil, biliyorsun.\“
Kamishiro-kun bana hak verip kendini toparladı. \“Peki, sanırım senin durumunu genel olarak anladım. Bir süper ajan olduğum için cesetlere çok şaşırmam ama… bulaştığın şey gerçekten büyük bir olay. O Junko Enoshima denen kız bununla bağlantılı ise… o zaman bu muhtemelen daha da berbat bir durum. Evet, durumu ele almama izin vermen mantıklıydı.\“
\“Bu Junko Enoshima\’yı tanıyor olabilir misin?\“ diye sordum. Onu tanıyor gibi konuşmuştu.
\“Doğrudan tanımıyorum. Ama onunla aynı kaderi paylaşıyor gibi hissediyorum. Çetin bir kaderi.\“
\“... Afedersin?\“
\“Gişe rekoru kıran bir Hollywood filminden çıkma bir deneyim yaşadın, değil mi? Ama endişelenmene gerek yok, önceden ana karakter her kimse artık o rolü ben alıyorum. Bu hikaye artık nefes kesen bir ajan hikayesi olacak!\“
\“Nefes kesen… kendi hayatını anlatmak için garip bir ifade bu.\“
\“Ahaha! Buna çok kafa yormana gerek yok!\“ Kamishiro-kun eline kıyafetinin içine soktu ve bir tatlı daha çıkardı. \“Oley! Çikolatalı rulo!\“ diye neşelendi ve açıklamasına geri döndü.
\“Anlayacağın gibi, ben bu aralar farklı bir olayı araştırıyordum ve orada \’Junko Enoshima\’ adını duydum. İlk başta önemli bir anahtar figür olduğunu düşünmedim… Ama senin olayınla da bağlantılı ise sanırım bu durumları değiştiriyor. Demek istediğim aynı kızın iki farklı olayla alakası olması fazla büyük bir tesadüf olurdu.\“ Kamishiro-kun\’un gözleri parladı. Durumun tehlikesi arttıkça daha çok heyecanlandığını söylerken doğru konuşuyordu.
\“Bu arada diğer olayın ne olabileceğini merak etmiyor musun? Ha?!\“
\“E...Evet, galiba...\“ Soruyu ısrarla sorduğu için, isteksizce evet anlamında başımı salladım.
\“Hmmm. Sana söyleyebilir miyim ki? Bu olay başkalarına yayılırsa kötü olabilir...\“ İlk başta konuyu açan kendisi olmasına rağmen, davranışı (güya) önemseme hissi veriyordu. \“Aman boşver.\“ Endişelerini umarsızca bir kenara attı, ondan beklendiği gibi. Gerçekten bezdiren bir insan bu!
\“Aslında… buna \’farklı bir olay\’ mı demeliyim emin değilim bile.\“
\“...Eh? Ne demek istiyorsun?\“
\“İki olay bağlantılı olabilir diye düşünüyorum. Demek istediğim bu.\“
Bağlantılı mı? İki olay mı?
\“Bu arada, şu \’diğer olay\’ hakkında konuşmamanı öneririm… Çok tehlikeli bir olay ve en kötü ihtimalin bile gerçekleşme olasılığı var.\“ Önsözü bitiren Kamishiro-kun, incelemesinin sonucunu açıklayan bir dedektif gibi odanın etrafında gezinmeye başladı. \“Bahsettiğim \’diğer olay\’... \’Umudun Zirvesi Akademisi\’nin Tarihindeki En Büyük, En Kötü Olay\’ kod adı verilmiş olay.\“
Birden kalbim, içinde küçük bombalar patlıyormuş gibi atmaya başladı.
- Ne? Neler oluyor?
\“Umudun Zirvesi Akademisi\’nin Tarihindeki En Büyük, En Kötü Olay\“. Bu filmlerden çıkmış gibi saçma bir başlıktı ve yine de içimden bir şey, ondan bahsedilmesine tepki verdi. Ağır bir yük, iki omzumu birden aşağı itiyor gibi hissettim.
Ben defteri incelerken sayfaları çeviren elim aniden durdu.
\“Hey abla, sorun ne?\“ Kendime geldiğimde, Kamishiro-kun\’un yüzüme dikkatlice baktığını gördüm. \“Acı içinde gibisin… Youmeishu ya da Kyushin\’e mi ihtiyacın var?\“ (youmeishu ve kyushin rahatlatıcı içeceklerdir.)
\“H... Hayır… İyiyim, bir şey yok.\“ Birkaç derin nefes alıp kendimi bir şekilde sakinleştirmeyi başardım.
\“Öyleyse… Umudun Zirvesi Akademisi\’nin Tarihindeki En Büyük, En Kötü Olayın nasıl bir şey olduğunu merak ediyor musun? Merak ediyor olmalısın, değil mi? Merak ediyorsun!\“
\“S... Sanırım…\“ Yine ısrar ediyordu, bu yüzden ikinci kez isketsizce kabul etmek zorundaydım.
\“Yani, anlarsın ya...\“ Kamishiro-kun gözlerini kapatıp ellerini havaya kaldırdı. \“Tüm detayları ben de bilmiyorum.\“
\“B...Bilmiyor musun..?!\“ diye yakındım. İlk başka konuyu açan kendisiydi!
\“Yani söylentilerin ne olduğunu biliyorum.\“
\“Söylentiler..?\“
\“Doğruyu söylemek gerekirse, bahsettiğim olayla ilgili sadece söylentiler duydum ve hala gerçekte yaşanıp yaşanmadığını araştırıyorum. Şu anda bu olayın gariplik seviyesi, okulun yedi olağanüstü gizemiyle aynı derecede… ama farkı şu ki bir kişi ona \’Umudun Zirvesi Akademisi\’nin Tarihindeki En Büyük, En Kötü Olay\’ adını vermiş.\“
\“A...Anladım…\“ O zaman bu sadece bir söylenti. Böylesine endişelenmiş olmam aptalcaydı ama tam da gerilmiş omuzlarımı gevşetmek üzereyken -
\“Hey, şimdiden rahatlamamalısın.\“ Kamishiro-kun\’un kısık gözleri bana bakıyormuş gibi hissettim. \“Söylenti olsa bile, gerçek olma ihtimali de büyük. Ve eğer gerçekse… cidden berbat bir vakaydı. Kötü bir söylentiden bahsediyoruz. Gerçekten, şimdiden rahatlamamalısın.\“
Onu artık dinlemek istemiyordum. Bu benim samimi, gerçek hissimdi. Buna rağmen görünüşe göre şanssızdım.
\“Ama hala her şeyi duymak istiyorsan sanırım başka seçeneğim yok! Dinle!\“ Çoktan heyecanı tavan yapmış, kendi sözlerine kendini kaptırmıştı. \“İşte, \’Umudun Zirvesi Akademisi\’nin Tarihindeki En Büyük, En Kötü Olay\’ın nasıl bir şey olduğunu anlatıyorum...\“
\“Kamishiro-kun biraz öksürdü ve sonra sahnedeymiş gibi anlatmaya başladı: \“Umudun Zirvesi Akademisi\’nin on beş öğrencisi ansızın kayboldu ve sonrasında on üç tanesi ölü bulundu… İşte bu \’Umudun Zirvesi Akademisi\’nin Tarihindeki En Büyük, En Kötü Olay\’.\“
Şoke olmuştum. Çok garipti. Çok acayipti. Gerçek gibi değildi bile.
\“Ama… bu sadece bir söylenti, değil mi?\“ Onay bekleyerek sordum. Kamishiro-kun kafasını salladı.
\“Söylenti olduğuna emin olsaydım şu an araştırmaya devam ediyor olmazdım.\“
\“A...Ama...\“
\“Görünüşe göre sahiden kaybolan birkaç öğrenci var.\“ Bir sır söylermiş gibi fısıldadı. \“Bu söylenti yayılmaya başlamadan yaklaşık bir ay önce, Umudun Zirvesi Akademisi\’nin öğrenci konseyinin on dört üyesi; aniden yurtdışında bulunan bir fakülteye çağrıldı ve söylenene göre, şu an okula orada devam ediyorlar. Sence de bu biraz şüpheli değil mi?\“
\“B...Bu sadece bir tesadüf… Ah! Söylentinin dediğine göre on beş kişi kayboldu, değil mi? Sayılar uyuşmuyor ki! Sanırım sonuç olarak bu bir söy -\“
\“Onlar sadece detay.\“ Kamishiro-kun elini salladı. \“Yani, şu anda sadece bir söylenti bu.\“
İlk önce sadece bir söylenti diyor, sonra gerçek olduğunu söyleyip beni korkutuyor, şimdi de tekrar söylenti olduğunu söylüyor. Bunu bilerek mi yapıyor?
\“...Eh, her neyse. Senin sorununa dönelim mi, abla?\“
\“Eh? Benim sorunum mu?\“
\“Hemen unuttun mu? Junko Enoshima\’nın bu olayla nasıl bir alakası olduğunu düşünüyorduk.\“
Tekrar defterime baktım. Ah, doğru! Hatırladım! Ölü öğrenciler hakkındaki bu garip söylentinin benimle hiçbir ilgisi yok! Şu anda endişelenmem gerek şey; önceden rastladığım, adı Junko Enoshima olan şu deli kız!
\“Öyleyse, merak etmiyor musun? Junko Enoshima\’nın Umudun Zirvesi Akademisi\’nin Tarihindeki En Büyük, En Kötü Olay ile nasıl bir ilgisi olduğunu merak etmiyor musun? Senin peşinde olmasının sebebi bu soruda yatıyor olabilir sonuçta! Meraklısın, değil mi?!\“
\“Evet! Lütfen söyle!\“ Bana ısrar eden Kamishiro-kun\’a ısrar ettim.
\“......Ha?\“ Ani bir sersemlik hissi kapladı içimi. \“B...Bilmiyor musun… Ne...\“
Korku içinde titredim ama Kamishiro-kun\’un ifadesi değişmemişti. Yine odanın içinde dolanıp durmaya başladı.
\“Ama olayın söylentileri yayılmadan yaklaşık bir ay önce, Umudun Zirvesi Akademisi\’nin yönetim ofisi o kızla ilgili bir araştırma yürüttü. Bunu şüpheli bulmuyor musun?\“
\“Bu çok şüpheli!\“ Duruşumu düzelttim ve heyecanla sesimi yükselttim. \“Onun hakkında araştırma yaptılarsa olayın faili olma ihtimali yüksek!\“
\“...Çabucak heyecanlanma. Söylenti doğru mu hala emin değiliz.\“
O haklı. Nedense olayın gerçekten yaşanmış olduğuna kendimi inandırdım bir an.
\“Ama… Söylenti doğruysa… ve sorumlusu o kızsa… Umudun Zirvesi araştırma yaptıysa şimdiden yakalanmış olmaz mıydı?\“ Kamishiro-kun bir sıraya yaslandı ve devam etti. \“Dahası, başından beri \’Umudun Zirvesi Akademisi\’nin Tarihindeki En Büyük, En Kötü Olay\’ hakkında dedikoduları yayan kişi Junko Enoshima\’nın ta kendisiymiş.\“
\“…Eh?\“
\“İşte bunlar onun suçlu olduğu ihtimalini düşürüyor. Demek istediğim… bir suçlunun kendi suçu hakkında dedikodu yayması... Bu fazla tehlikeli olurdu.\“
\“Ama bu cidden doğru mu? Dedikoduyu başlatan cidden Junko Enoshima mıydı?\“
bu bölümü biraz garip bir yerde bitirdim farkındayım. bazen bölümleri nereden keseceğimi bilemiyorum. herneyse, bir sonraki bölümde görüşmek üzere!
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
